DIġ TĠCARETTEKĠ ÖDEME TESLĠM VE FĠNANSMAN ġEKĠLLERĠNĠN SINIR TĠCARETĠ
AÇISINDAN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ
Ferhat SAYIM*
Halil Ġbrahim ZENGĠN **
Özet
Ticaret, malların değiĢ tokuĢu suretiyle halkların refahını arttırma temeline dayanır. Ticaretin
gerçekleĢmesi ve yaygınlaĢmasında tarafların ticarete konu mal ve hizmetler üzerinde birbiriyle diyaloğa
geçmesinden sonraki en önemli aĢamalar; finansmanın sağlanması, ödemenin yapılması ve malların teslimi
aĢamalarıdır. Bu süreçlerin kolaylaĢtırılması ya da zorlaĢtırılması ticaret hacmini ve Ģeklini birebir
etkilemektedir. Biz de bu noktadan hareketle çalıĢmamızda sadece bazı illerde ve ithalat kotası dahilinde
malların konu olduğu sınır ticareti ile dıĢ ticareti ayrı ayrı tanımlamaktayız. Sınır ticaretinin yapıldığı ülkeler de
göz önünde bulundurularak sınır ticaretindeki finansman, ödeme ve teslim Ģekillerinin dıĢ ticaret için tanımlanan
modellere ne kadar yakınlaĢabildiğini ve farklılıkları ortaya koymaya çalıĢmaktayız. Bu çalıĢmayla sınır
ticaretine iliĢkin mevzuat ve uygulamanın sistematik bir Ģekilde ortaya konarak sorunların tespitine ve çözüm
önerilerinin geliĢtirilmesine uygun bir yazılı metin elde etmek hedeflenmiĢtir. Literatür taramasının yanında
yaptığımız değerlendirmelerle dıĢ ticarette uygulanan modellerin sınır ticaretine ne kadar adapte edilebileceğine
dair analizimiz ortaya konmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Sınır Ticareti, DıĢ ticaret, Ödeme ġekilleri, Teslim ġekilleri, Finansman ġekilleri
THE ASSESSMENT OF PAYMENT, DELIVERY AND FINANCING TYPES IN THE
FOREIGN TRADE IN TERMS OF BORDER TRADE
Abstract
Trade is based on increasing welfare of the people through exchanging of goods. The most important
steps after the beginning of dialogue on commercial goods and services between parties in realizing and
expanding of trade are financing, payment and delivery of goods. The degree of convenience of this steps effect
the volume and shape of the trade. From this point of view, we describe border trade which includes only goods
and can be done in certain quotas and cities with foreign trade separately. We study for identfying the differences
and similarities in financing, payment and delivery stages by taking into account the countries which we conduct
border trade. Our purpose is obtaining written document by determininig the problems inside of these stages and
offer solutions by examining the legislation and practices systematically in border trade. Besides the literature
review in our analysis we point out howmuch these models in foreign trade can be adapt to border trade.
Key Words: Border Trade, Foreign Trade, Payment Types, , Delivering Types, Financing Types
GiriĢ
Sınır ticareti dıĢ ticaretin özel bir Ģekli olmakla beraber dıĢ ticaretten bazı farklı düzenlemelere tabidir.
Ġran‘la petrol ticareti ile baĢlayan sınır ticareti Türkiye‘de 31.01.1996 tarih ve 22540 sayılı Resmi Gazete‘de
yayımlanan Sınır Ticaretinin Düzenlenmesine ĠliĢkin Bakanlar Kurulu Kararının 2. maddesinde; Doğu ve
Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bulunan sınır illerinde mukim gerçek kiĢilerin zaruri ihtiyaçlarını karĢılamak
üzere karĢılıklı olarak yaptıkları ticari iĢlemler olarak tanımlanmıĢtır. Gümrük kapılarında gerçekleĢen sınır
ticaretinin yanı sıra sınır ticaret merkezlerindeki mağazalarda mallar sergilenebilmekte satıcı ile alıcı karĢılıklı
daha etkin bir pazar ortamında bir araya gelebilmektedir.
Bölgesel ticaret ülkelerin geliĢmesinde ve ülkeler arası entegrasyonların sağlanmasında önemli bir yer
tutmaktadır. Bölgesel ticaret çeĢitli anlaĢmalarla sağlanmaktadır. Bunlardan birisi de Ekonomik iĢbirliği ve
Tercihli Ticaret AnlaĢmalarıdır. Bu anlaĢmalarda amaç taraf ülkeler arasında ticareti artırmaktır. Tercihli ticaret
anlaĢmaları ülkeler arasındaki farklılıkları giderebileceği gibi bölgesel bir bütünleĢme de sağlayabilir. Ülkemizde
Tercihli Ticaret AnlaĢmalarının bir uygulama Ģekli de sınır ticaretidir. Bölgesel ticaret potansiyelini geliĢtirmek
amacıyla özellikle son yıllarda ağırlık verilen bu ticaret türünün, ülke ekonomisine önemli yararlar sağladığından
bahsedilebilir. (ORHAN, 2000, s.9)
Sınır ticaretine konu olabilecek mallar dıĢ ticaret verilerine göre daha küçük miktar ve değerde
olabilmektedir. Böylece uluslararası ticarette büyük ticari iĢlemler yapabilme kapasitesi olan dıĢ ticaret
iĢletmelerinin yanı sıra küçük iĢletmeler ve tacirlerin de dahil olabileceği bir pazar ortamı ortaya çıkmaktadır.
Ticaret, malların değiĢ tokuĢu suretiyle halkların refahını arttırma temeline dayanır. Ticaretin gerçekleĢmesi ve
yaygınlaĢmasında tarafların ticarete konu mal ve hizmetler üzerinde birbiriyle diyaloğa geçmesinden sonraki en
önemli aĢamalar; finansmanın sağlanması, ödemenin yapılması ve malların teslimi aĢamalarıdır. Bu süreçlerin
kolaylaĢtırılması ya da zorlaĢtırılması ticaret hacmini ve Ģeklini birebir etkilemektedir. Biz de bu noktadan
hareketle çalıĢmamızda sadece malların konu olduğu sınır ticareti ile dıĢ ticareti ayrı ayrı tanımlamaktayız. Sınır
*
**
Yrd. Doç. Dr., Yalova Üniversitesi, ĠĠBF, f_sayim@hotmail.com
ArĢ. Gör., Yalova Üniversitesi, ĠĠBF, hizengin@yalova.edu.tr
392
ticaretinin yapıldığı ülkelerin finansal sistemleri de göz önünde bulundurularak sınır ticaretinin finansman,
ödeme ve teslim Ģekillerinin dıĢ ticaretten farklılıklarını ortaya koymaya çalıĢmaktayız. Bu çalıĢmayla sınır
ticaretine iliĢkin mevzuat ve uygulamanın sistematik bir Ģekilde ortaya konarak sorunların tespitine ve çözüm
önerilerinin geliĢtirilmesine uygun bir yazılı metin elde etmeyi hedeflemekteyiz.
SINIR TĠCARETĠ TANIMLAMALARI
En geniĢ tanımı ile dıĢ ticaret; uluslararası mal ve hizmet alıĢveriĢidir. Genellikle dıĢ ticaret terimi mal
ihracat ve ithalatı yerine kullanılmaktadır. DıĢ ticaretin özellik arz eden bir bölümünü oluĢturan ―Sınır Ticareti‖
ise; komĢu iki ülke arasında özel anlaĢmalara göre yapılan ve iki ülkenin de sınırına yakın bölgelerini kapsamına
alan bir ticaret türüdür.(TAN ve ALTUNDAL, 2008, s.I3)
Bölgede faaliyet gösteren tacirlere, genel dıĢ ticaret prosedürüne tabi olmadan, bulunduğu ilin
valiliğince düzenlenen belgeye dayalı basitleĢtirilmiĢ usul ile ticaret yapma kolaylığı sağlanmaktadır. Böylece,
özellikle bölgedeki küçük iĢletmeler hem ticaret yapma hem de sermaye biriktirme yolunda önemli avantajlar
yakalayabilmektedirler. Ayrıca bu uygulama dolayısıyla iĢletmelerin baĢka dıĢ pazarlar bulması ve onlarla da dıĢ
ticaret yapabilmesi olanaklı hale gelmektedir. Ancak bu ticarette tacirin sınır bölgelerine yakın yerlerde oturması
gerekir ve genellikle miktar sınırlandırmaları vardır.(TAN ve ALTUNDAL, 2008, s.I4)
SINIR TĠCARETĠNĠN AMACI VE KAPSAMI
Sınır ticaretinden beklenen amaçları maddeler halinde sıralayacak olursak:(TAN ve ALTUNDAL,
2008, s.14-15)
Sınır iki ülkenin o bölgelerinde yaĢayan halkın müteĢebbis ruhunun oluĢumuna katkıda bulunmak,
Bölge ekonomisini canlandırmak ve bölge insanının refah düzeyini yükseltmek,
Sınır illerde yaĢayan insanların ihtiyaçlarını daha hızlı bir Ģekilde karĢılamak,
Ülkenin iç bölgelerine oranla nakliyat ve fiyat farkları gibi nedenlerle bölge insanının daha ucuza mal
temin etmesini sağlamak,
DıĢ ticarette karĢılaĢılan bazı sıkıntıların azaltılması suretiyle ticaret hacmine olumlu yönde katkıda
bulunmak,
Bir takım avantajlar sağlayarak yasa dıĢı yollardan yapılan ticaretin önüne geçmek,
Ġstihdamı artırmak,
Ģeklinde özetlenebilir.
Ülkemizde ayrıca sınır ticareti ile bölgelerarası geliĢmiĢlik farklarının azaltılması hedeflenmektedir.
BaĢlangıçta sadece sınır illerinin ihtiyaçları düĢünülerek baĢlatılan sınır ticareti uygulaması, zamanla
sınıra komĢu illeri de kapsamına alarak çerçevesi geniĢletilmiĢtir. (ORHAN, 2000, s.10) Sınır ticareti
yapabilecek olan sınır illerinin yanı sıra mücavir iller tanımlanmıĢ ve bu illerin de sınır ticareti yapmasının önü
açılmıĢtır. 2003/5408 sayılı kararnamede de kapsam dahilinde gösterilen 5 komĢu il uygulaması 2008/14451
sayılı kararnamede kapsam dıĢı bırakılmıĢtır.
Mevzuatımızda sınır ticareti ―Doğu ve Güneydoğu Anadolu‖ coğrafi bölgelerinde ekonomik
kalkınmanın sağlanması ve bölgeler arası geliĢmiĢlik farkının asgari düzeye indirilmesi amacı taĢımaktadır.
Fakat geçmiĢ yasal düzenlemelerde Edirne ilinin de sınır ticareti yapabilmesine olanak sağlanmıĢ ve daha sonra
Edirne ilinden sınır ticareti yapılması uygulamasına son verilmiĢtir.
Sınır Ticaretine Konu Olabilecek ve Olamayacak Malzemeler
Sınır ticaretine konu olacak eĢyanın tespitinde sınır ülkelerin mevzuatları belirleyici olmaktadır.
Ülkemizde DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı‘nca çıkarılan 96/7782 sayılı Sınır Ticareti Kararı‘na ĠliĢkin Tebliğin 12.
maddesinde ―ihracı ve ithali ilgi mevzuatla yasaklanmıĢ ve ithali belli kurum ve kuruluĢlara bırakılmıĢ maddeler
sınır ticaretine konu edilemez. Ġthalat Rejimi Kararı ile Ġhracat Rejimi Kararı ve diğer mevzuatla ithali ve ihracı
izne bağlı olan maddelerin bu tür ticarete konu edilmesi ilgili mercilerin izni ile mümkündür‖ denilmektedir.
97/9113 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı‘nın 12‘nci maddesinde ise ayrıca kota, gözetim ve diğer ticaret
politikaları uygulamasına tabi ürünlerin sınır ticaretine konu olamayacakları bildirilmektedir. (ÖZTÜRK, 2006,
s.112)
Özetleyecek olursak; sınır ticareti kapsamına girmeyen eĢyalar:(TAN ve ALTUNDAL, 2008, s.16)
Ġhracatta;
Ġhracı muhtelif mevzuatla yasaklanmıĢ olan eĢya,
Ġhracı belli bir merciin iznine veya lisansa bağlı eĢya,
Ġhracı Destekleme ve Fiyat Ġstikrar Fonuna tabi eĢya,
Ġthalatta ise;
Ġthali yasaklanmıĢ olan eĢya,
Ġthali müsaadeye bağlı eĢya,
olarak sayılabilir.
393
SINIR TĠCARETĠNĠN GELĠġĠMĠ
Sınır ticareti, Türkiye‘de ilk olarak 01.08.1972 tarih ve 1615 sayılı Gümrük Kanunu içerisinde gümrük
denetlemesi açısından yer almıĢtır. Uygulamaya geçiĢi ise Türkiye‘de 1978-79‘lu yıllarda yaĢanan petrol krizi ve
döviz darboğazından sonra petrol krizine çare bulabilmek için Ġran‘la mal karĢılığı petrol alınması yöntemine
gidilerek ileride gerçekleĢtirilecek olan sınır ticaretinin ilk adımları atılmıĢtır. Sınır illerinin ihtiyaçları
düĢünülerek baĢlatılan sınır ticareti uygulaması, zamanla, sınıra komĢu illeri de kapsamına alacak Ģekilde
geniĢletilmiĢtir.(TAN ve ALTUNDAL, 2008, s.20)
Dar anlamda bir dıĢ ticaret sayılabilecek sınır ticareti ilk kez 1979 yılında Ġran‘la gerçekleĢtirilmiĢtir.
Ancak sınır ticaretinin yoğun olarak yapılmaya baĢlaması VII. BeĢ Yıllık kalkınma Planı‘nda Bölgesel GeliĢme
Politikaları kapsamında düzenlenmesi ile olmuĢtur. Kalkınma planı çerçevesinde, 1986 yılından itibaren birçok
sınır ilinde yapılmaya baĢlanan sınır ticareti, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu‘da öne çıkmıĢ özel bir dıĢ
ticaret Ģeklidir. (KARA, 2005, s.62)
Sınır ticaret ile ilgili ilk düzenlemelerden biri de 1979 yılında 7/17493 sayılı DıĢsatım Düzenleme
Kararı ile olmuĢtur. Bu karara istinaden çıkarılan 09.06.1979 tarih ve 7/17793 sayılı Kararla bazı sınır
bölgelerinde sınır ticareti yapılması öngörülmüĢtür.(ORHAN, 2000, s.21) Sınır ticaretinin düzenlenmesine
iliĢkin 26.12.1996 tarih ve 96/9025 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve bu kararda değiĢiklik yapılmasına dair
04.06.1998 tarih ve 98/11160 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile, toplam 13 ilden (Ağrı, Ardahan, Artvin,
Gaziantep, Hakkari, Hatay, Edirne, Iğdır, Kilis, Mardin, ġanlıurfa, ġırnak, Van) BDT/Gürcistan, Bulgaristan,
Ġran, Suriye, Nahçıvan ve Irak‘la sınır ticareti yapılması kararlaĢtırılmıĢtır. (ORHAN, 2000, s.15-16). Daha
sonraki yasal düzenlemelerle Edirne ilinden sınır ticareti yapılması uygulaması sonlandırılmıĢtır. 2009 yılında
sınır ticareti yapma izni bulunan 12 il bulunmaktadır.
Sınır ticareti yönetmeliği ile Ġran‘la Ağrı-Gürbulak sınır kapısından sınır ticareti yapılması bir
yönetmelik maddesi haline getirilmiĢtir. 1982 yılında yayımlanan Ġhracat Rejimi Kararı ve Ġhracat Yönetmeliği
içerisinde sınır ticaretine ayrıca yer verilmesi, sınır ticareti açısından önemli bir geliĢme olmuĢtur. Türkiye‘de
sınır ticareti ilk defa Ağrı-Gürbulak sınır kapısında baĢlatılmıĢ, (Resmi Manada)Ağrı Valiliği‘nin 13.02.1985
tarih ve 1/222 sayılı talebi üzerine; 8/9113 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Sınır Ticaret Yönetmeliği
çerçevesinde, Gürbulak sınır kapısından sınır ticareti yapılmasını belli bazı kurallara bağlamıĢtır.(TAN ve
ALTUNDAL, 2008, s.21)
Aynı yıl Gaziantep-Öncüpınar ve KarkamıĢ sınır kapılarından Suriye ile sınır ticareti yapılmaya
baĢlanmıĢtır. 1986 yılında Hatay-Cilvegözü sınır kapısından Suriye‘yle, 1987 yılında ise Van-Kapıköy sınır
kapısından Ġran‘la sınır ticareti baĢlamıĢtır. 1988 yılında Hakkari-Esendere, 1989 yılında Artvin-Sarp sınır kapısı
ile sınır ticareti baĢlamıĢtır. 1989 yılında Erzurum Ġran‘la Ağrı-Gürbulak kapısından, Bağımsız Devletler
Topluluğu‘yla ise Artvin-Sarp sınır kapısından sınır ticareti yapmaya baĢlamıĢtır. 1990 yılında Kars ilinin Ġran‘la
Ağrı-Gürbulak sınır kapısından, Bağımsız Devletler Topluluğu‘yla ise Artvin-Sarp sınır kapısından sınır ticareti
yapmasına izin verilmiĢtir. Ayrıca 1990 yılında Mardin, Hakkari ve ġırnak illerinin Habur Sınır Kapısı‘ndan
sınır ticareti yapmalarına karar verilmiĢtir.(SUGÖZÜ ve ATAY, s.6)
Sınır ticareti konusundaki yasal düzenlemeler devam etmiĢ ve en son 16.05.2009/27230 RG tarihli
Bakanlar Kurulu Kararı ve buna bağlı olarak çıkarılan 16.06.2009/27260 RG. Tarihli tebliğ ile güncel halini
almıĢtır.
2000 yılına girerken güvenlik, kaçakçılık ve iç piyasayı bozduğu düĢünülen sınır ticaretinin kapsamı
daraltılmıĢtır. 1999 yılında tarım ürünlerinin, 2000 yılında ise petrol ürünlerinin ticareti kısıtlanmıĢ, 2002 yılında
ise motorin ticareti tamamen yasaklanmıĢtır. Bu sorunları gidermek amacıyla 2001 yılında DıĢ Ticaret
MüsteĢarlığı (DTM) Sınır Ticaret Merkezleri (STM) uygulamasına giderek bölgesel ticareti geliĢtirmeyi
hedeflemiĢtir. Bu çerçevede 2003 yılından itibaren sınır kapılarında kalan bölgelerdeki ülkelerin mallarının
satılacağı satıĢ mağazalarının kurulması uygulamasına geçilmiĢtir.(SUGÖZÜ ve ATAY, s.7)
En son 16.05.2009/27230 RG sayılı BK kararı 7.Madde 2.bentte ithalata iliĢkin kotaların her yıl ocak
ayı ilk beĢ iĢgünü sonuna kadar müsteĢarlıkça valiliklere bildirilmesi kararlaĢtırılmıĢtır.
Sınır ticaret merkezleri uygulaması 2009 RG tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ve ilgili tebliğle de devam
etmektedir.
SINIR TĠCARET MERKEZLERĠ
Türkiye'nin nispi olarak az geliĢmiĢ bölgeleri olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bölge
halkının gelir ve refah seviyesinin arttırılması; ürün çeĢitliliği ve istihdam yaratmak suretiyle ekonomik ve
altyapı farklılıklarının giderilmesi, sınır bölgesine ekonomik canlılık getirilmesi, bölge halkının ihtiyaçlarının
düĢük maliyetle karĢılanması ve ihraç ürünlerimiz için dikkate değer pazarlar olan komĢu ülkelerin ihracatımız
içindeki payının arttırılması için dünyada benzer örnekleri görülen Sınır Ticaret Merkezleri projesine
baĢlanmıĢtır. Bu amaçlarla, mevcut sınır ticareti düzenlemelerine bir alternatif olarak Doğu ve Güneydoğu
Anadolu Bölgelerindeki sınır illerinde Sınır Ticaret Merkezleri kurulması için "Sınır Ticaret Merkezleri
Kurulmasına ĠliĢkin Karar" hazırlanmıĢ ve 10.04.2003 tarih ve 25075 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe girmiĢ, yasal alt yapı hazırlanması sürecinde, söz konusu BKK'nın uygulanmasına dair Gümrük ve DıĢ
394
Ticaret MüsteĢarlıklarınca hazırlanan Yönetmelikler ile BKK değiĢikliği 13.12.2003 tarih ve 25315 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiĢtir. (HANOĞLU, 2004)
Yönetmeliğin Kapsamı
BKK‘nın uygulamasına iliĢkin olarak yayımlanan yönetmelik ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgelerine komĢu olan ülkelere sınırı bulunan Artvin, Ardahan, Kars, Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari, ġırnak,
Mardin, ġanlıurfa, Kilis, Gaziantep ve Hatay illerindeki siyasi sınırlarımız üzerinde kurulacak Sınır Ticaret
Merkezlerine ihracat yapılmasına, Sınır Ticaret Merkezlerinden komĢu ülkelere eĢya gönderilmesine, Sınır
Ticaret Merkezlerine komĢu ülkelerden eĢya getirilmesine ve Sınır Ticaret Merkezlerinden ithal edilen eĢyanın
bu maddede sayılan iller ile anılan yönetmeliğin 2‘nci maddesinde belirtilen illerdeki esnaf ve tacirlere
dağıtılmasına iliĢkin usul ve esaslar belirlenmiĢtir. (TAN ve ALTUNDAL, 2008, s.24) KomĢu iller uygulaması
2009 tarihli kararla kaldırılmıĢtır aynı zamanda Kars ili de kapsam dıĢı bırakılmıĢtır.
Bu yeniden yapılanma ile birlikte, var olan sınır ticaretine yeni bir model getirilmiĢtir. Doğu ve
Güneydoğu bölgelerine komĢu Suriye, Ġran, Irak, Nahçıvan ile Türkiye sınırındaki ticaret, sınır ticaret merkezleri
gibi yeni bir sisteme kavuĢturulmuĢ olmaktadır. Bu kapsamda, her iki tarafın sınır kapılarının arasında kalan
bölgelerde, iki ülkenin mallarının satılacağı satıĢ mağazalarının kurulması projesi 2003 yılından itibaren
uygulamaya geçmiĢtir. (KARA, 2005, s.63)
En son 31.10.2009/27392 sayılı Resmi Gazetede Sınır Ticaret Merkezlerinin Fiziki Olarak
Düzenlenmesi, EĢya ve Stok Kontrollerinin Yapılması ile Bu Merkezlere GiriĢ Ve ÇıkıĢlara ĠliĢkin Usul Ve
Esaslara Dair Yönetmelik yayımlanmıĢtır.
DIġ TĠCARET ĠSTATĠSTĠKLERĠNĠN TUTULMASINDA SINIR TĠCARETĠ
Konu ile ilgili olarak Türkiye Ġstatistik Kurumu'nun sitesinde dıĢ ticaret istatistiklerine iliĢkin
metodoloji dökümanı tarafımızdan incelenmiĢtir. Buna göre sınır ticareti tutulan bu istatistikler açısından
kapsanmayan iĢlemler arasında gösterilmektedir. (Tüik, Özet Metodoloji- DıĢ Ticaret Ġstatistikleri)
DıĢ ticaret istatistiklerinde kapsanmayan mal ve iĢlemler;
a) Transit ticaret,
b) Yolcu beraberi eĢya (Bavul ticareti),
c)
Sınır ticareti,
d) Geçici ithalat ve ihracat,
e) Sınırı geçmeyen mallar,
f)
Ġstatistiksel eĢiğin altında olan mallar, (100 ABD Dolarının altındaki mallara ait
bilgiler istatistiklerde kapsanmamaktadır.)
g) Para tabanlı altın, tedavüldeki paralar, kıymetli evraklar (HS 710820, 4907)
TÜĠK Yetkilisi Ġle GörüĢme
Türkiye Ġstatistik Kurumu ile yapılan telefon görüĢmelerinde kendilerine sınır ticareti ile ilgili istatistik
bilgilerinin düzenli bir Ģekilde gönderilmediği, gönderilen verilerde ise ithalat ve ihracat tutarlarının toplu
rakamlarla ifade edildiği anlaĢılmıĢtır. Toplu gönderilen bu verilerden ürün bazında yayın yapılamamaktadır.
DIġ TĠCARETTE ÖDEME ġEKĠLLERĠ
DıĢ ticarette mal bedelinin nasıl ödeneceği önemli bir konudur. Basit bir ticari iĢlemde genellikle alıcı
ile satıcı birbirini tanımakta ve birbirine güvenmektedir. Mal teslim edilirken mal bedeli kolayca tahsil
edilebilmektedir. Fakat farklı ülkelerde, farklı mevzuatlara tabi, farklı kültürlerde olan tüzel ve gerçek kiĢiler
çoğu zaman birbirini tanımamakta, ticari iĢlemlerinde karĢı tarafa güven problemi yaĢamaktadırlar. Uzak
mesafelerde bulunan taraflar mal teslimi ile ödemeyi çoğu zaman birlikte yapamamaktadır. Alıcı malın istediği
özellikleri karĢılayıp karĢılamadığını her zaman kontrol edememekte, malın taĢınması sırasında oluĢabilecek
bozulma, kırılma, çalınma, yanma ve buna benzer birçok riski kendi üzerine almak istememektedir, satıcı ise
gönderdiği malların bedelini tahsil edip edemeyeceğinden emin olamamakta ve malların kabul edilmeden geri
iade edilmesinden kaynaklanacak maliyetlere katlanmak istememektedir. Vadeli satıĢlarda ticari iĢlemin
yapıldığı anda riskli olmayan koĢullar zaman içerisinde riskli hale gelebilmektedir. Alıcı firmanın mali yapısının
ödemeyi yapabilecek durumda olması, vade sonuna kadar bozulmaması ve bundan satıcının da emin olması
gerekmektedir. DıĢ ticarette sadece yabancı bir firmanın taĢıyabileceği riskler değil, yabancı bir ülkenin
taĢıyacağı riskler de söz konusudur. Ülke politikaları, finansal sistem, ülkeler arası iliĢkiler de ticari iĢlemlerde
risk oluĢturmaktadır. DıĢ ticaretten fayda sağlama amacı güden ithalatçı ve ihracatçılar, aynı zamanda kendilerini
yukarıda bahsedilen risklere karĢı korumak istemektedirler.
Kendisini güvenceye almak için ithalâtçı, önce malı devralmayı sonra ödemeyi yapmayı arzularken,
ihracatçı bunun tersini düĢünür. Yani ihracatçı açısından en güvenilir yol, önce ödemenin yapılması, sonra da
malın gönderilmesidir.(SEYĠDOĞLU, 2003, s.406)
DıĢ ticaret iĢlemlerinde taraflar (ithalatçı ve ihracatçı) çeĢitli faktörleri göz önünde bulundurarak en
uygun ödeme Ģeklini seçmekte ve bu doğrultuda yükümlülüklerini yerine getirmektedir. DıĢ ticarette kullanılan
ödeme Ģekilleri Ģunlardır:(GÜRSOY, 2009, s.13)
395
PeĢin ödeme
Mal mukabili ödeme
Vesaik mukabili ödeme
Akreditifli ödeme
Kabul kredili ödeme
Konsinye satıĢ ile ödeme
KarĢı ticaret(KAYA, 2006, s.32)
Açık hesap Ģeklinde ödeme
Genel olarak dıĢ ticarette hangi ödeme Ģeklinin tercih edileceğini, o malın piyasa koĢulları belirler. Eğer
dıĢ ticarette herhangi bir malın talebi, arzından daha fazla ise satıcı, alıcıya karĢı daha kuvvetli bir durumdadır.
Bu nedenle satıĢ koĢullarını kendi lehine oluĢturur. Ödeme açısından kendisine en az risk getirecek ödeme
Ģekillerini tercih etmek durumundadır. Tersi söz konusu ise herhangi bir malın uluslararası piyasalarda üretimi
fazla ise alıcı avantajlı durumdadır. Dolayısı ile satıĢ koĢullarını kendi lehine oluĢturur ve satıcıya kabul
ettirir.(KARACAN, 2010, s.86)
DIġ TĠCARETTE TESLĠM ġEKĠLLERĠ
INCOTERMS Nedir?
Merkezi Paris‘te bulunan Uluslararası Ticaret Odası (ICC), uluslararası ticaret hareketlerinde
anlaĢmazlıkları, uyuĢmazlıkları ve hukuksal ihtilafları ortadan kaldırmak ve böylece alıcı ile satıcının gereksiz
yere para ve zaman kaybını önlemek amacıyla, alım-satım iĢlemlerinde bazı kurallar getirmiĢ ve bu
düzenlemeleri ilk kez 1936‘da ―INCOTERMS‖ adıyla yürürlüğe koymuĢtur. Son olarak 2000 yılında
INCOTERMS değiĢikliğe uğramıĢtır. INCOTERMS‘ler uluslararası ticarette kullanılan evrensel olarak
standartlaĢtırılmıĢ sözleĢme terimleridir. DeğiĢimi yapılan malların fiyatı bu terimlerin müzakeresine dayanan bir
sözleĢmede belirtilir. Temelde müzakereye konu olan terimler, ürünün taĢınmasının hangi kısmını hangi tarafın
ödeyeceğini gösterir. (ĠGEME, 2009, s.75)
INCOTERMS 2000 13 uluslararası terimden oluĢmaktadır. Bunlar teslim Ģartları açısından
standartlaĢmıĢ sözleĢme metinlerini iĢaret etmektedir. AĢağıda bu terimler tablolanmıĢtır.
EXW Ticari ĠĢletmede Teslim
(EX Works)
GURUP F Ana TaĢıma ÖdenmemiĢ
FCA TaĢıyıcıya Masrafsız
(Free Carrier)
FAS Gemi Doğrultusunda Masrafsız
( Free Alongside Ship)
FOB Gemide Masrafsız
( Free On Board)
GURUP C Ana TaĢıma ÖdenmiĢ
CFR Mal Bedeli ve Navlun
(Cost and Freight)
CIF Mal Bedeli, Sigorta ve Navlun
( Cost, Insurance and Freight)
CPT TaĢıma Ücreti ÖdenmiĢ Olarak
( Carriage Paid to)
CIP TaĢıma ve Sigorta Bedeli
ÖdenmiĢ Olarak
(Carrie and Insurance Paid to)
GURUP D VarıĢ
DAF Sınırda Teslim
( Delivered At Frontier)
DES Gemide Teslim
(Delivered Ex Ship)
DEQ Rıhtımda Teslim
(Delivered EX Quay)
DDU Gümrük Resmi Ödenmeksizin
Teslim
( Delivered Duty Unpaid)
DDP Gümrük Resmi ÖdenmiĢ Olarak
Teslim
(Delivered Duty Paid)
DIġ TĠCARETTE FĠNANSMAN ġEKĠLLERĠ TÜRK EXĠMBANK KREDĠLERĠ
Türkiye Ġhracat Kredi Bankası A.ġ./Türk Eximbank, 31 Mart 1987 tarihli Resmi Gazete‘de yayınlanan
3332 sayılı Kanun‘un verdiği yetkiye istinaden 21 Ağustos 1987 tarihli Resmi Gazete‘de yayınlanan 87/11914
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulmuĢtur. Türk Eximbank'ın temel amacı; ihracatın geliĢtirilmesi, ihraç
GURUP
E
396
edilen mal ve hizmetlerin çeĢitlendirilmesi, ihraç mallarına yeni pazarlar kazandırılması, ihracatçıların
uluslararası ticarette paylarının artırılması ve giriĢimlerinde gerekli desteğin sağlanması, ihracatçılar ile yurt
dıĢında faaliyet gösteren müteahhitler ve yatırımcılara uluslararası piyasalarda rekabet gücü ve güvence
kazandırılması, yurt dıĢında yapılacak yatırımlar ile ihracat maksadına yönelik yatırım malları üretim ve satıĢının
desteklenerek teĢvik edilmesidir. Türkiye'de ihracatın kurumsallaĢmıĢ tek asli teĢvik unsuru olan Türk
Eximbank, bu amaca yönelik olarak ihracatçıları, ihracata yönelik üretim yapan imalatçıları ve yurt dıĢında
faaliyet gösteren müteahhit ve giriĢimcileri kısa, orta ve uzun vadeli nakdi ve gayrinakdi kredi, sigorta ve garanti
programları ile desteklemektedir. Türk Eximbank‘ın, geliĢmiĢ birçok ülkenin resmi destekli ihracat kredi
kuruluĢlarından farklı olarak kredi, garanti ve sigorta iĢlemlerini aynı çatı altında toplamıĢ olması, ihracatçı
firmalara verilen hizmetlerde bir bütünlük oluĢturulmasına imkan tanımaktadır. (Türk Eximbankhttp://www.eximbank.gov.tr/html_files/kisaeximbankpg.htm)
BANKALAR VE DĠĞER FĠNANSMAN YÖNTEMLERĠ
Ġhracatçı ve ithalatçı firmalar, dıĢ ticaret konu olan mal ve hizmetin tedariki ve finansmanı için banka ve
diğer finansman kurumlarının önerdiği kredileri (finansman avantajlarını) kullanabilir. Günümüzde bankacılık
sektöründe ihracatçı ve ithalatçılar için cazip finansman (kredi) imkanları mevcuttur. (GÜRSOY, 2009, s.341343)Bu finansman tekniklerinin bir kısmını Ģu Ģekilde sıralayabiliriz.
ĠHRACATÇI ÜLKE KREDĠLERĠ
AKREDĠTĠF KREDĠSĠ
ĠTHALATÇI FĠRMALARA ÖZEL YTL KREDĠSĠ
PREFĠNANSMAN KREDĠLERĠ
ĠHRACAT AKREDĠTĠFĠ ĠSKONTOSU
ĠHRACATTA FACTORING ĠġLEMLERĠ
ĠHRACAT VE ĠTHALATTA FORFAITING ĠġLEMLERĠ
YABANCI PARA CĠNSĠNDEN ĠHRACAT KREDĠLERĠ
Yabancı paralı ihracat kredileri, ihracatın finansmanında kullanılmak üzere döviz cinsinden
alınan ve ihracattan sağlanan dövizlerle mahsup edilen kredilerdir. (GÜRSOY, 2009, s.345)
SONUÇ
1. Geçerli mevzuat taraması sonunda son olarak 16.05.2009 tarih ve 27230 sayılı Resmi Gezetede
yayımlanan 2008/14451 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (ÇalıĢmada karar olarak adlandırılmaktadır) ve bu karara
istinaden çıkarılan 16 Haziran 2009 / 27260 Resmi Gazetede yayımlanan Sınır Ticaretinin Uygulanmasına iliĢkin
Tebliğin (ÇalıĢmada tebliğ olarak adlandırılmaktadır) sınır ticareti ana mevzuatını oluĢturduğu anlaĢılmıĢtır.
2. Sınır Ticaretinin Gümrük Kanunu Madde 172 hükmüne dayandırıldığı tespit edilmiĢtir.
3. Sınır Ticaret Merkezlerinin Gümrük Bölgesi dıĢında addedildiği ve bu yönüyle Serbest Bölge
Tanımlamasıyla benzeĢtiği ancak önemli farklılıklar arz ettiği anlaĢılmıĢtır.
4. Kararın Madde 4 ―c‖ ―ç‖ ―d‖ ―g‖ ve ―ğ‖ bentleri, Madde 7, Madde 8, Madde 9 ve bunlara iliĢkin ilgili
tebliğ metinleri özellikle incelendiğinde Sınır Ticareti Mevzuatının temelde bu yolla yapılacak ithalatı
sınırlandırmaya ve kotayı denetlemeye yönelik olduğu anlaĢılacaktır. Elbette bu değerlendirme Ģu Ģekilde de
okunabilecektir; Sınır Ticareti Mevzuatı ―katı sınırlandırmalar ve vergi maliyetleri içeren ithalat iĢlemleri‖ne
belirlenmiĢ iller ve kotalar dahilinde esneklik ve muafiyet getiren bir düzenlemedir.
5. Sınır Ticareti mevzuatıyla ihracata iliĢkin herhangi bir kotaya rastlanılmamıĢ olup bu kapsamda
ihracatta ihraç edilen eĢya faturasının ve ihracatçı birliğince onaylanmıĢ gümrük beyannamesinin yetkili gümrük
idaresine sunulması yeterli görülmüĢtür. (Karar - Madde 10)
6. Güncel Sınır Ticareti mevzuatına göre kapsam Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki kara
sınırımız bulunan ülkelerle esasları belirlenmiĢ ticaretle sınırlandırılmıĢtır.
7. Bu ülkelerle yapılacak ticarette mal tesliminin de mutlaka kara yoluyla yapılacağına dair bir ifadeye ya
da sınırlamaya rastlanılmamıĢtır. Ancak sınır ticareti için yetkilendirilen gümrük kapılarının liman gümrük
sahası ya da hava alanı gümrük sahası olmadıkları dikkate alındığında fiili olarak kara yoluyla teslimin dıĢına
çıkılamayacağı anlaĢılmıĢtır.
8. BaĢlangıçta sadece sınır illerinin ihtiyaçları düĢünülerek baĢlatılan sınır ticareti uygulaması, zamanla
sınıra komĢu illeri de kapsamına alarak çerçevesi geniĢletilmiĢtir. 2003/5408 sayılı kararnamede de kapsam
dahilinde gösterilen 7 komĢu il (Erzurum, MuĢ, Bitlis, Siirt, Batman, Diyarbakır, Adıyaman) uygulaması
2008/14451 sayılı kararnamede kapsam dıĢı bırakılmıĢtır.
9. Karar Madde 4 ―a‖ ―d‖ ―f‖ ―i‖ ―j‖ bentleri Madde 5, Madde 9 ―1‖ benti ve ilgili tebliğ hükümleri
incelendiğinde Sınır Ticareti Mevzuatı kapsamında ―dıĢ ticaret‖ yapan ―gerçek kiĢi‖ ya da ―tüzel kiĢi‖ firmalar
için en önemli Ģartın 2 yıldır yerleĢik olmaları olduğu tespit edilmiĢtir. Firmalar için herhangi bir sermaye
miktarı incelemesi ve benzeri herhangi bir ölçek Ģartı tespit edilmemiĢtir. Dolayısıyla sınır ticaretine iliĢkin
toplam kota ve Madde 9‘daki her bir esnaf/aylık ithalat≤ 50.000 USD kısıtı da dikkate alındığında bu
iĢletmelerin baka yollu akreditif ve benzeri iĢlemlerde çok tecrübeli olamayacakları değerlendirilmiĢtir.
Dolayısıyla ticaret nakit ve nakit benzeri varlıklarla ya da karĢı ticarete dayalı ödeme türlerinden ―takas‖, ―karĢı
397
alım‖ ve ―dengeleme‖ yolu ile finanse edilebilecektir. Saydığımız bu kısıtlar sınır ticaretinin geliĢtirilmesi ve
profesyonelleĢtirilmesi önündeki doğal engeller olarak tanımlanabilir.
10. Kararın Madde 10 ve Madde 17 ―1‖ ve ―2‖ bendinde sınır ticareti ile ilgili istatistik bilgilerinin
doldurulması ve kurumlar arasında paylaĢımını düzenlemektedir. Fakat yapılan incelemelerde yapılması gereken
iĢlemlerin eksik olduğu anlaĢılmıĢtır. Türkiye Ġstatistik Kurumu ve DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı‘nda düzenli ve
karĢılaĢtırılabilir istatistik bilgisi mevcut değildir.
11. Türkiye Ġstatistik Kurumu ile yapılan görüĢmelerde; kendilerine sınır ticareti ile ilgili istatistik
bilgilerinin düzenli bir Ģekilde gönderilmediği, gönderilen verilerde ise ithalat ve ihracat tutarlarının toplu
rakamlarla ifade edildiği anlaĢılmıĢtır. Toplu gönderilen bu verilerden ürün bazında yayın yapılamamaktadır.
12. DıĢ Ticaret MüsteĢarlığı ile yapılan görüĢmelerde; kendilerinde sınır ticareti ile ilgili istatistik bilgileri
bulunduğu fakat bunları paylaĢmadıkları anlaĢılmıĢtır. ĠGEME ile yapılan görüĢmede ise sınır ticaretinde kara
yolu dıĢında herhangi bir yolla ticaret yapılamayacağı çıkarımımız teyit ettirilmiĢ, konsinye ticarette malların
geri gelmesi durumunda ithalat rejimine tabi tutulabileceği ve bunu önlemek için eğer mümkünse ilgili gümrük
kapısından izin alınmasının çözüm olabileceği anlaĢılmıĢtır.
13. Türk Eximbank Genel Müdürlüğü Krediler Birimi ile yapılan görüĢmede Türk Eximbank‘ın Ģu ana
kadar sınır ticareti kapsamında herhangi bir kredi vermediği anlaĢılmıĢtır. Türk Eximbank‘a yapılan kredi
baĢvurularında gümrük beyannamesinin Ģart olarak istendiği ve sınır ticareti kapsamında tahakkuk varakasının
düzenlendiği dolayısıyla sınır ticareti yapanların Türk Eximbank‘ın kredilerinden faydalanamayacağı bilgisi
tarafımıza iletildi.
14. Kilis ilinde mevcut bazı bankalarla yapılan görüĢmelerde sınır ticareti yapan esnafa özel herhangi bir
kredinin tanımlı olmadığı, normal ticari müĢterilere tanımlanan kredilerin finansman seçeneği olarak sınır ticareti
yapanlara sağlanabileceği anlaĢılmıĢtır. Türk Eximbank‘ın ihracat kredilerinin bu Ģubelerde kullandırılmadığı
tespit edilmiĢ, yurt dıĢı kaynaklı fonların ihracatın finansmanında kullandırılabileceği tarafımıza iletilmiĢtir.
15. DıĢ ticaretteki ödeme teslim ve finansman Ģekillerinin uygulanabilirliği sınır ticareti açısından aĢağıdaki
gibi değerlendirilmiĢtir;
DIġ TĠCARET
PEġĠN ÖDEME
Havale ġeklinde PeĢin
Ödeme
Nakit Ödeme
Prefinansman
Kırmızı ġartlı Akreditif
Havale ġeklinde PeĢin
Ödeme
Nakit Ödeme
Prefinansman
Kırmızı ġartlı Akreditif
MAL MUKABĠLĠ ÖDEME
VESAĠK MUKABĠLĠ ÖDEME
ÖDEME ġEKĠLLERĠ
SINIR TĠCARETĠ
DıĢ ticarette kullanılan peĢin ödeme Ģekillerinin sınır ticaretinde kullanılmasının
önünde bir engel görülmemektedir. Hatta nakite dayalı peĢin ödeme sistemi yaygın
olarak kullanılabilecek yöntemlerdendir. Ancak banka yollu transferlerde, Türk
Parasının Kıymetinin Korunması Hakkında Kanunun Uyarınca yapılması gereken
bildirimler ve belli süreler içinde gümrük beyannamesinin taahhüt kapama iĢlemleri
için kullanılması yükümlülüğü dikkate alınmalıdır.
Banka hesapları yoluyla ödemenin yapılması da mümkündür. Ancak yukarıda da
bahsettiğimiz gibi Türk Parasını Koruma Kanununu Uyarınca yapılması gereken
bildirimler dikkate alınmalıdır.
Özellikle nakit ödeme Ģeklindeki bedel tesliminin sınır ticareti açısından en uygun
olacağı değerlendirilmiĢtir..
Prefinansman Ģeklindeki ödemeler açısından da sınır ticaretinin mevzuata dayalı bir
engel taĢımadığını ifade edebiliriz. Mal tesliminden önce yapılan bu ödemelerin
yine Türk Parasını Koruma Kanununu kapsamındaki limitler dahilinde bildirimlere
ve taahhüt kapama iĢlemlerine tabi olacağını ifade edebiliriz.
Sınır ticareti kapsamında gerçekleĢtirilen ticari iĢlemler dıĢ ticarete kıyasla daha
küçük hacimlerde olduğundan bu iĢlemlere konu olan malların üretiminde ihtiyaç
duyulan finansman miktarı da daha düĢüktür. Kırmızı Ģartlı akreditif hem akreditifin
maliyeti hem de mal üretimi esnasında finansman ihtiyacının düĢük olması
sebebiyle dıĢ ticarete kıyasla daha az tercih edilen bir ödeme türü olacaktır.
Bu ödeme Ģekli sınır ticaretinde yaygın olarak kullanılan ödeme Ģekillerinden biri
olarak tanımlanabilecektir. Zira çoğunlukla sınır ticareti yapan Ģahıs ya da iĢletme
bizzat mal alımı sırasında malın zilyetliğini üzerine almak suretiyle mal
mukabilinde ödeme yapmaktadır.
Vesaik mukabili ödemede vesaikin teslim edildiği üçüncü taraf söz konusudur. DıĢ
ticarette bu üçüncü taraf genelde ithalatçının bankasıdır. Sınır ticaretinde taraflar
arasında tam bir güven ortamı sağlanamadığında, alıcı ve satıcı kendilerini
muhtemel risklere karĢı korumak isteyecektir. Akreditif bu güven ortamını özellikle
satıcı açısından sağlamakla beraber, komisyon ve iĢlem maliyetleri olan bir ödeme
türüdür. Bu Ģeklin uygulanabilmesi için malların gümrüklerde depolanması
imkanlarının olması gerekmektedir.
398
AKREDĠTĠFLĠ ÖDEME
Kabili Rücû (Dönülebilir)
Akreditif
Gayri Kabili Rücû
(Dönülemez) Akreditif
Teyitli Akreditif
Teyitsiz Akreditif
Vesaik Ġbrazında
(Görüldüğünde) Ödemeli
Akreditif
Vadeli Akreditif
Devredilebilir Akreditif
Rotatif (Döner, Yenilenen)
Akreditif
KarĢılıklı Akreditif
Kırmızı ġartlı Akreditif
YeĢil ġartlı Akreditif
Ġhtiyatlı (Garanti, Teminat,
Stand-by) Akreditifi
Sınır ticareti kapsamında gerçekleĢtirilen ticari iĢlemler dıĢ ticarete kıyasla daha
küçük hacimlerde olduğundan bu iĢlemlere konu olan malların üretimi için çok
büyük bir finansman ihtiyacı duyulmamaktadır. Hem akreditif türlerinin maliyeti
hem de mal üretimi esnasında finansman ihtiyacının düĢük olması sebebiyle tercih
edilen bir ödeme türü olmadığını kanaatine varılabilir.
KABUL KREDĠLĠ ÖDEME
Sınır ticaretinde mal bedelinin genellikle aynı anda para veya eĢ değerde bir mal ile
ödenmesinden dolayı vadeli iĢlemler uygulamada daha az kullanılmaktadır. Vadeli
iĢlemlerde kendisine güvence sağlamak isteyen satıcı vadeli iĢlemlerinde bu ödeme
Ģeklini kullanabilir.
Konsinye satıĢ genellikle normal yollarla satıĢı zor olan, fiyatı günlük değiĢebilen
veya standart dıĢı malların alıcının görüp beğenmesi ve daha sonra satın alması için
ihracatçı tarafından konsinyatör firmaya gönderilmesi ile yapılmaktadır. Sınır
ticareti kapsamında konsinye satıĢla ilgili herhangi bir özel düzenleme
görülmemiĢtir. Konsinye malların satılmadığında geri dönüĢünde bu malların ülkeye
sokulmasında sıkıntılar yaĢanabilecektir. Sınır ticaretinde alıcı ile satıcı bir araya
gelip etkin bir pazar ortamında ticaret yaptıkları için alıcının malları görme ve kendi
ülkesine naklettirmesi kolay olduğundan ve bu iĢlemi günlük yapabildiğinden
konsinye ödeme Ģekline ihtiyaç azdır. Ayrıca konsinyatör firmanın malları kendi
adına alabilmesi için sınır ticareti kapsamında iĢlem yapabilme yetkisinin olması
gerekmektedir.
KarĢı ticaret sınır ticareti kapsamında yaygın bir Ģekilde kullanılabilecek bir ödeme
türüdür. Kendi ürettiği malı pazarlayan ihracatçı karĢılığında sınır ticaretinin
getirdiği avantajı kullanarak karĢı ülkeden mal satın alma yolunu tercih
edebilmektedir.
KONSĠNYE SATIġ ĠLE ÖDEME
KARġI TĠCARET
Takas
Clearing
KarĢı Alım
Dengeleme
Takas
Sınır ticaretinde her iki ülkedeki taraflar hem ürettikleri malları satabilmekte hem de
satıĢ yaptığı taraftan kendi ihtiyacına uygun malı alabilmektedir. Bu yöntem sıklıkla
kullanılabilecek bir yöntemdir. Sınır ticaretine sadece mallar konu olabilmektedir.
Mal ve hizmetin karĢılıklı takas edilmesi söz konusu değildir.
Clearing
Sınır Ticaretinin geliĢtirilmesi arzu edilen ülkelerle karĢılıklı Clearing anlaĢmaları
yapılabilir. Bu sayede karĢılıklı kota artırımı ve kota kullanımı kontrolü daha etkin
bir Ģekilde gerçekleĢtirilebilecektir.
KarĢı Alım
Bu ödeme türünün sınır ticaretinin geliĢtirilmesinde kullanılabilecek aktif araçlardan
biri olduğunu değerlendiriyoruz.
Dengeleme
Bu ödeme türünün sınır ticaretinin geliĢtirilmesinde kullanılabilecek aktif araçlardan
biri olduğunu değerlendiriyoruz. Ancak dengeleme sistemi ürün çeĢitliliği ve
ihtiyacı açısından uyumu da gerektirdiğinden dolayı tam dengeleme anlaĢmalarının
her zaman yaygın olarak kullanılamayacağını değerlendiriyoruz.
399
AÇIK HESAP ġEKLĠNDE ÖDEME
DIġ TĠCARET
EXW - TĠCARĠ ĠġLETMEDE
TESLĠM
FCA - TAġIYICIYA MASRAFSIZ
TESLĠM
FAS - GEMĠ DOĞRULTUSUNDA
MASRAFSIZ TESLĠM
FOB - GEMĠDE MASRAFSIZ
TESLĠM
CFR - MAL BEDELĠ VE NAVLUN
ÖDENMĠġ TESLĠM
CIF - MAL BEDELĠ, NAVLUN VE
SĠGORTA ÖDENMĠġ TESLĠM
CPT - TAġIMA ÜCRETĠ
ÖDENMĠġ TESLĠM
CIP - TAġIMA VE SĠGORTA
BEDELĠ ÖDENMĠġ TESLĠM
DAF - SINIRDA TESLĠM
DES - GEMĠDE TESLĠM
DEQ - RIHTIMDA TESLĠM
DDU - GÜMRÜK VERGĠLERĠ
ÖDENMEMĠġ TESLĠM
DDP - GÜMRÜK VERGĠLERĠ
ÖDENMĠġ TESLĠM
Açık hesap Ģeklinde ödeme, sınır ticaretinde normal dıĢ ticarete kıyasla daha yaygın
Ģekilde kullanılabilecek ödeme türlerinden biridir. Sınır ticaretinde genellikle küçük
tutarlarda yapılan ticari iĢlemlerde tahsil açısından riske atılan tutar da düĢük
olmaktadır. Sınır ticaretinde ticari iĢlemler uzun dönem aralıkları ile büyük
meblağlarda değil kısa dönem aralıkları ile küçük meblağlarda olmaktadır. Sınır
ticaretinde sürekli iĢ iliĢkisine giren taraflar bulunmaktadır. Ticaretin doğası gereği
bu iĢlemlerde mal ve bedelinin her zaman aynı anda takas edilmesi mümkün
olamamaktadır. Tarafların sınır komĢusu olması ve karĢılıklı bir araya gelme
fırsatlarının olması, sınır komĢuluğunun getirdiği kültür ve anlayıĢta benzerlik ve
ülkelerin taraflar açısından daha tanınır olması, taraflar arasında güven
oluĢturabilecek hususlardır. Güven unsurunun ön planda olması gereken bir ödeme
Ģekli olması sebebiyle sınır ticaretinin bu ödeme Ģekline uygun bir altyapıya sahip
olduğu düĢünülebilir.
TESLĠM ġEKĠLLERĠ
SINIR TĠCARETĠ
Bu teslim Ģekli sınır ticaretinde sıklıkla kullanılabilecek bir teslim Ģeklidir. Alıcının
ticari iĢletmeye bizzat gelip malları kontrol etme fırsatının olması malların
yüklenmesinden boĢaltılmasına kadar bizzat süreçte bulunması ve bu yolla
maliyetlerini azaltması uygulamada yaygın bir Ģekilde kullanılabilecektir. Son
yıllarda vize konusunda getirilen kolaylıklar ve muafiyetler bu tür teslim Ģeklinin
önünü açıcı niteliktedir.
Bu teslim Ģekli de sınır ticaretinde sıklıkla kullanılabilecek bir teslim Ģeklidir. Bu
tür teslim Ģekli değerlendirmemize göre standartlaĢmıĢ ürün ve piyasa yapıları için
daha geçerli olup sınır ticaretine konu mallar arasında da söylediğimiz bu Ģartları
sağlamak koĢuluyla yaygın olarak kullanılabilir.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Sınır ticaretinde yaygın kullanılabilecek teslim Ģekillerindendir. Zira tarafların her
biri kendi ülkesindeki yükümlülükleri üstlenmektedir. Ancak malın satıcısının
taĢıma ücretini de karĢıladığı bir durumdur. Dolayısıyla profesyonelleĢme
yolundaki ihracatçılarımızın maliyeti fiyata yansıtmak Ģartıyla kullanabilecekleri
bir yöntemdir.
Sınır ticareti ihracatçısı açısından CPT‘ye göre daha masraflı bir teslim Ģeklidir.
Ġhracatçı, alıcının ülkesindeki gümrük masraflarını ve varıĢ yerine kadarki riskleri
de üstlenmektedir. Sınır ticareti kapsamındaki ihracatçılarımızın maliyetleri ölçerek
fiyatlayabilecek yeteneğe sahip olmalarını gerektirmektedir. Sınır ticareti
kapsamındaki ihracatçılarımızın profesyonelleĢmesine bağlı olarak kullanımı
artabilecek bir teslim Ģeklidir.
Bu tür teslim Ģekli sınır ticaretinin bir boyutunu oluĢturan Sınır Ticaret
Merkezlerinde uygulanan yöntemle uyuĢmaktadır. Fakat Sınır Ticaret
Merkezlerindeki mallar satıĢ sözleĢmesi kapsamında teslimi yapılmak üzere
getirilen mallar değildir. Sınır ticaretinın esası itibari ile bu tür teslim Ģekline uygun
bir zeminde olduğu söylenebilir.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Bu teslim Ģekli gemi taĢımacılığına dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer bulmayacağını değerlendiriyoruz.
Sınır ticaretine uygun bir teslim Ģekli olarak değerlendirilebilir. Bu teslim Ģeklinde
ihracatçı profesyonel satıcı konumunda malların yerine teslimi ile ilgili bütün
masrafları üstlenmiĢ olmakla birlikte ithalatçının gümrüğünde yaĢanabilecek sıkıntı
ve masrafların riskini ithalatçıya yüklemiĢ durumdadır.
Ġthalatçının gümrüğündeki muhtemel risklerin ihracatçı tarafından üstlenilmesi
sebebiyle dıĢ ticarette ihracatçı açısından riskli bir iĢlemdir. Ancak sınır ticaretinde
coğrafi yakınlık ve bilgi paylaĢımı bu riskleri azaltıcı unsurlar olarak görülebilir.
400
DIġ TĠCARET
TÜRK EXĠMBANK KREDĠLERĠ
ĠHRACATÇI ÜLKE KREDĠLERĠ
AKREDĠTĠF KREDĠSĠ
ĠTHALATÇI FĠRMALARA ÖZEL
YTL KREDĠSĠ
PREFĠNANSMAN KREDĠLERĠ
ĠHRACAT AKREDĠTĠFĠ
ĠSKONTOSU
ĠHRACATTA FACTORING
ĠġLEMLERĠ
ĠHRACAT VE ĠTHALATTA
FORFAITING ĠġLEMLERĠ
YABANCI PARA CĠNSĠNDEN
ĠHRACAT KREDĠLERĠ
FĠNANSMAN ġEKĠLLERĠ
SINIR TĠCARETĠ
Mevcut finansman yöntemlerinin sınır ticareti mevzuatına aykırı bir yönü tespit
edilmemiĢtir. Sınır Ticareti yapan firmaların bu finansman metotlarını, komisyon
ve diğer finansman maliyetlerini üstlenilebildikleri ölçüde sınır ticaretinde
kullanabileceklerini değerlendiriyoruz. Sınır ticareti yapan firmaların diğer dıĢ
ticaret firmaları gibi iĢlemeler yapabilmesini amaçlayan politikalar bu finansman
metotlarının kullanımı için uygun düzenlemeler ve teĢvik mekanizmalarının önünü
açabilmektedir. Ülkemizde 1980 sonrası gündeme gelen ihracata dönük
sanayileĢme ile ihracatın artırılması konusunda çabalar yoğunlaĢmıĢtır. DıĢ ticarette
olduğu gibi sınır ticareti kapsamında da ihracatın desteklenerek geliĢtirilmesi
önemli bir konudur. Fakat bilindiği üzere sınır ticaretinde kotalar bulunmaktadır.
Ġhracatın artırılması için sadece finansmanın sağlanması yeterli olamayacak, karĢı
ülkenin üretimi finanse edilen bu malları ithal etmeyi kabul etmesi gerekecektir.
Sınır illerinde iĢletmelerin finansmanı, öncelikle sınır ticaretindeki kotaları
doldurmalarını temin edecek düzeyde yeterli olmalı ve bunun dıĢında normal dıĢ
ticaret rejimine tabi ticari iĢlemlerin de finansmanının sağlanarak sınır ticaretinin
bölgesel geliĢmiĢlik farklarının azaltılması hedefine katkı sağlaması gerekmektedir.
Sınır ticareti kapsamında faaliyet gösteren esnaf veya tacirler, dıĢ ticarette karĢı
ülke pazarında yer bulmak için gerekli çalıĢmaları profesyonel bir Ģekilde yapma
imkanı bulamayacağı düĢünülürse, sınır ticareti finansmanında karĢı ülkedeki
alıcının finanse edilerek ülkemizden mal ithal etmesi özendirilebilir. Böylelikle
satıcılar karĢı ülke pazarında rekabet üstünlüğü sağlamıĢ olacaktır.
KAYNAKLAR
GÜRSOY Yaser, DıĢ Ticaret ĠĢlemleri Yönetimi, Ekin Yayın, GüncelleĢtirilmiĢ 5. Baskı, Bursa 2009
HANOĞLU Halit, “Sınır Ticaret Merkezleri”, Gümrük Dünyası Dergisi, Sayı:40, 2004
http://www.eximbank.gov.tr/html_files/kisaeximbankpg.htm (EriĢim Tarihi: 30.10.2010)
http://www.tuik.gov.tr/disticaretapp/jsp/body/disticaretaciklama.jsp, TÜĠK, Özet Metodoloji (EriĢim Tarihi:
30.10.2010)
ĠGEME, 100 Soruda DıĢ Ticaret, Haziran 2009
KARA Mehmet, “Ekonomik Etkileri Açısından Türkiye‟deki Sınır Ticaretinin Değerlendirilmesi”, Dokuz Eylül
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi; Cilt:7, Sayı:3, 2005
KARACAN Sami, DıĢ Ticaret ve DıĢ Ticaret ĠĢlemleri Muhasebesi, Umuttepe Yayınları, 1.Baskı, Kocaeli 2010
KAYA Ferudun, DıĢ Ticaret ĠĢlemleri ve Muhasebe Uygulamaları, Detay Yayıncılık, Ankara 2006
ORHAN Osman Z., Sınır Ticaretinin Türkiye Ekonomisine Etkileri, ĠTO Yayınları, Yayın No:2000-27, Ġstanbul,
2000
ÖZTÜRK Nurettin, “Türkiye‟de Sınır Ticaretinin Gelişimi, Ekonomik Etkileri, Karşılaşılan Sorunlar ve Çözüm
Önerileri”, ZKÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt:2, Sayı:3, 2006, ss,107-127
SEYĠDOĞLU Halil, Uluslararası Finans, Güzem Can Yayınları, GeliĢtirilmiĢ 4. Baskı, Ġstanbul 2003
SUGÖZÜ Ġbrahim Halil, ATAY Melike, “Sınır Ticaretinin Bölge Ekonomisi Üzerindeki Etkileri Kapsamında Habur
Sınır Kapısı”, ġırnak Üniversitesi, ĠĠBF
TAN Mustafa, ALTUNDAL Fuat, Türkiye‘de Sınır Ticaretinin GeliĢimi ve Mevcut Durumu, ĠTO Yayınları, Yayın
No: 2008-26, Ġstanbul, 2008
401
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012
DIŞ TİCARETTE KULLANILAN FİNANSMAN VE TESLİM
ŞEKİLLERİNİN TÜRKİYE’NİN SINIR TİCARETİ
UYGULAMALARINDA KULLANILABİLİRLİĞİ
Yrd. Doç. Dr. Ferhat SAYIM
Yalova Üniversitesi
İİBF – İşletme Bölümü
f_sayim@hotmail.com
Arş. Gör. Halil İbrahim ZENGİN
Yalova Üniversitesi
İİBF – İşletme Bölümü
hizengin@yalova.edu.tr
ÖZET
Bu çalışmada iki amaç vardır. Birinci amaç; yerleşik dış ticaret finansman ve teslim
şekillerinin sınır ticareti açısından uygulanabilirliğine ilişkin mevzuat ve literatürü tespit
etmektir. İkinci amaç ise dış ticaret ve sınır ticareti uygulamalarının örtüşebileceği ve
örtüşemeyeceği noktalara ilişkin analizler yapmaktır. Literatür ve mevzuat taraması sonunda elde
edilen çok çeşitli mevzuat incelenerek kronolojik bir sıra ile özetlenmiştir. Bir araya getirilen
mevzuat ve literatür bilgilerin analizinde ortaya çıkan tereddüt noktaları tespit edilerek yarı
yapılandırılmış görüşme formları hazırlanmıştır. Hazırlanan bu formlar ve görüşmenin
gelişimine göre tespit edilen yeni sorular için Türk Eximbank, Türkiye İstatistik Kurumu, Dış
Ticaret Müsteşarlığı ve Kilis’teki bazı banka yetkilileriyle soru cevap şeklinde görüşmeler
yapılmış ve bilgi alınmıştır. Yukarıda ifade edilen iki ana amacı gerçekleştirmek üzere çalışma üç
ana bölümde alt başlıklar halinde hazırlandı. Teslim şekilleri ve finansman şekilleri açısından
uygunluk, ikili matris tablo şeklinde sonuç kısmında ayrı ayrı analiz edildi. Literatürdeki
finansman ve teslim şekillerinin birçoğu için sınır ticaretinde kullanımı açısından mevzuat engeli
olmadığı ancak uygulamaya ve kapasiteye ilişkin engellerin olabildiği tespit edilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Sınır Ticareti; Dış Ticaret; Teslim Şekilleri; Finansman Şekilleri.
THE USABILITY OF FOREIGN TRADE’S FINANCING AND
DELIVERY TYPES IN TURKEY’S BORDER TRADE
IMPLEMENTATIONS
ABSTRACT
In this study, there are two aims. First aim is determining the applicability of legislation
and literature for set up the relation among foreign trade and border trade in the financing and
delivery forms. Second aim is making analyze about these applications are compatible with each
other or not. Much diverse legislation are summarized and ordered as a chronological which is
examined in this study. Some doubtful points are determined and listed in the semi structured
interview forms. Some interviews were made with officials of (Turkish Eximbank, Turkey
Statistics Institute, The Foreign Trade Undersecretaries and Kilis Branches of Some Commercial
Banks). In these interviews, some information were obtained related with questions in these forms
or via additional questions. This study was prepared as three main part with subtitle to
achievement two main aims mentioned above. The compliance was analyzed separately with
matrix tables according to delivery terms of shapes and forms of financing, in the conclusion part.
It has been determined, that there aren’t any barriers in the legislation for using many of the
foreign trade financing and delivery forms in the border trade, but there are some obstacles
related to application and capacity.
Key Words: Border Trade; Foreign Trade; Finance Types; Delivey Types.
www.jimeb.org ISSN:1301-4749 E-ISSN:1301-8051
http://dx.doi.org/10.11122/ijmeb.2012.8.17.360
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
216
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
1. Giriş
Sınır ticareti dış ticaretin özel bir şekli olmakla beraber dış ticaretten bazı farklı
düzenlemelere tabidir. İran’la petrol ticareti ile başlayan sınır ticareti Türkiye’de
31.01.1996 tarih ve 22540 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sınır Ticaretinin
Düzenlenmesine İlişkin Bakanlar Kurulu Kararının 2. maddesinde; Doğu ve Güneydoğu
Anadolu Bölgelerinde bulunan sınır illerinde mukim gerçek kişilerin zaruri ihtiyaçlarını
karşılamak üzere karşılıklı olarak yaptıkları ticari işlemler olarak tanımlanmıştır.
Gümrük kapılarında gerçekleşen sınır ticaretinin yanı sıra sınır ticaret merkezlerindeki
mağazalarda mallar sergilenebilmekte satıcı ile alıcı karşılıklı daha etkin bir pazar
ortamında bir araya gelebilmektedir.
Ülkelerin gelişmesinde ve ülkeler arası entegrasyonların sağlanmasında önemli
bir yer tutan bölgesel ticaret çeşitli anlaşmalarla sağlanmaktadır. Ekonomik İşbirliği ve
Tercihli Ticaret Anlaşmaları da bunlardan biridir. Taraf ülkeler arasında ticareti
artırmak amacıyla yapılan tercihli ticaret anlaşmaları ülkeler arasındaki farklılıkları
giderebileceği gibi bölgesel bir bütünleşme de sağlayabilir. Sınır ticareti de Tercihli
Ticaret Anlaşmalarının bir uygulama şeklidir. Bölgesel ticaret potansiyelini geliştirmek
amacıyla özellikle son yıllarda ağırlık verilen sınır ticaretinin, ülke ekonomisine önemli
yararlar sağladığından bahsedilebilir (Orhan, 2000:9).
Sınır ticaretine konu olabilecek mallar dış ticaret verilerine göre daha küçük
miktar ve değerde olabilmektedir. Böylece uluslararası ticarette büyük ticari işlemler
yapabilme kapasitesi olan dış ticaret işletmelerinin yanı sıra küçük işletmeler ve
tacirlerin de dahil olabileceği bir pazar ortamı ortaya çıkmaktadır. Ticaret, malların
değiş tokuşu suretiyle halkların refahını arttırma temeline dayanır. Ticaretin
gerçekleşmesi ve yaygınlaşmasında tarafların ticarete konu mal ve hizmetler üzerinde
birbiriyle diyaloğa geçmesinden sonraki en önemli aşamalar; finansmanın sağlanması,
ödemenin yapılması ve malların teslimi aşamalarıdır. Bu süreçlerin kolaylaştırılması ya
da zorlaştırılması ticaret hacmini ve şeklini birebir etkilemektedir. Bu noktadan
hareketle çalışmada sadece malların konu olduğu sınır ticareti ile dış ticaret ayrı ayrı
tanımlanmaktadır. Sınır ticaretinin yapıldığı ülkelerin finansal sistemleri de göz önünde
bulundurularak sınır ticaretinin finansman, teslim şekillerinin dış ticaretten
farklılıklarının ortaya konulmasına çalışılmıştır. Bu çalışmayla sınır ticaretine ilişkin
mevzuat ve uygulamanın sistematik bir şekilde ortaya konarak sorunların tespitine ve
çözüm önerilerinin geliştirilmesine uygun bir yazılı metin elde etmek de hedeflenmiştir.
2. Dış Ticarette Teslim Şekilleri
Tüm ticari işlemlerde olduğu gibi dış ticarette de tarafların kendilerini güvende
hissetmeleri büyük önem arz etmektedir. Dış ticarette, tarafların birbirini tam
tanıyamaması, ülkeler arası uzaklık, ülke mevzuatlarındaki farklılık, ihtilaf vukuunda
yaşanılabilecek sorunlar vb. birçok sebepten ötürü taraflarda güven probleminin
yaşanması doğaldır. Dış ticaret hacminin genişletilebilmesi için güvensizliğe sebep
olabilecek durumların açıklığa kavuşturulması ve belirsizliklerin ortadan kaldırılması
gerekmektedir. Bu kapsamda, dış ticarette teslim şekillerinin de herkesin aynı şekilde
okuyup anlayacağı formda açıkça belirtilmesine ihtiyaç duyulmuş ve INCOTERMS
yürürlüğe koyulmuştur.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
217
2.1. INCOTERMS Nedir?
Uluslararası ticaret hareketlerinde anlaşmazlıkları, uyuşmazlıkları ve hukuksal
ihtilafları ortadan kaldırmak ve böylece alıcı ile satıcının gereksiz yere para ve zaman
kaybını önlemek amacıyla, merkezi Paris’te bulunan Uluslararası Ticaret Odası (ICC)
alım-satım işlemlerinde bazı düzenlemeler yapmıştır ve bu düzenlemeleri ilk kez
1936’da “INCOTERMS” adıyla yürürlüğe koymuştur. Değişimi yapılan malların fiyatı
uluslararası ticarette kullanılan evrensel olarak standartlaştırılmış sözleşme terimleri
olan incotermslerin müzakeresine dayanan bir sözleşmede belirtilir. Bu terimler, ürünün
taşınmasının hangi kısmını hangi tarafın ödeyeceğini tarafların yükümlülüklerini
gösterir (İGEME, 2009:75).
INCOTERMS’ler son olarak 2000 ve 2010 yıllarında revize edilmiş ve bir takım
değişiklikler yürürlüğe konmuştur. 2000 ve 2010 yıllarında revize edilen Incotermslerde
bir takım değişiklikler yapılmıştır. Son olarak ICC, 27 Eylül 2010'da Incoterms 2010
revizyonunu yayınlanmış ve söz konusu revizyon, 1 Ocak 2011 tarihinden itibaren
uygulamaya geçmiştir. ICC tarafından hazırlanan International commercial terms
kelimelerinin bazı hecelerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan Incoterms teslim
şekilerlinin sayısı 2010’da 13’den 11’e düşürülmüştür.Dört şart yürürlükten kaldırılmış,
buna karşılık iki yeni teslim şekli oluşturulmuştur ( Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği
Genel Sekreterliği http://www.dkib.org.tr/index.php?sayfa=422&d=tr).
Tablo 1: Tüm Taşıma Modlarında Kullanılan Teslim Şekilleri
EXW-Ex Works
FCA-Free Carrier
CPT-Carriage Paid To
CIP-Carriage and Insured Paid To
DAT-Delivered At Terminal (YENİ)
DAP-Delivered At Place (YENİ)
DDP-Delivered Duty Paid
Fabrikada Teslim
Taşıma Vasıtasının Yanında Teslim
Navlun Ödenmiş
Navlun ve Sigorta Ödenmiş
Terminalde Teslim
Belirtilen Noktada Teslim
Gümrük Vergileri Ödenmiş Olarak
Tablo 2: Sadece Deniz ve İç Su Yolu Taşımalarında Kullanılan Teslim Şekilleri
FAS-Free Alongside Ship
FOB-Free On Board
CFR-Cost and Freight
CIF-Cost,Insurance And Freight
Geminin Yanına Teslim
Gemiye Yükleyerek Teslim
Mal Bedeli ve Navlun Ödenmiş Olarak
Mal Bedeli, Sigorta ve Navlun Ödenmiş Olarak
Sadece CIP ve CIF teslim şekilleri satıcının malları sigortalamasını öngörür.
INCOTERMS 2000'de yer alan DDU, DES, DEQ VE DAF teslim şekilleri
kaldırılarak 1 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe giren INCOTERMS 2010'a DAT VE DAP
teslim şekilleri ilave edilmiştir.
INCOTERMS 2010, 11 uluslararası terimden oluşmaktadır. Aşağıda bu terimler
açıklanmıştır.
2.2. EXW – Fabrikada Teslim
Bu teslim şekli; malların satıcı tarafından satıcının kendi kuruluşunda
(imalathane, fabrika, depo, vb.) alıcı için hazır hale getirilmesiyle satıcının
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
218
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
yükümlülüklerinin sona ermesini ifade eder. Satıcının, malları alıcı tarafından sağlanan
araca yüklemek ya da gümrük çıkış işlemlerini yerine getirmek gibi bir zorunluluğu
bulanmamaktadır. Mallar satıcının kuruluşundan alınması ve istenilen yere götürülmesi
ile ilgili bütün masraf ve riskler alıcıya aittir. Satıcı açısından asgari yükümlülük içeren
bir terimdir (Töre, 2000:94).
2.3. FCA - Taşıma Vasıtasının Yanında Teslim
Malların gümrük çıkış işlemleri tamamlanmış olarak alıcı tarafından belirtilen
taşıyıcıya, belirtilen yerde teslim edilmesiyle satıcının yükümlülüğünün sona erdiği bir
teslim şeklidir. Alıcı teslim için belirli bir nokta belirtmemişse, bu durumda satıcı, daha
önce sınırları belirlenmiş bir alan içinde veya yerde malları taşıyıcıya devredeceği
noktayı kendisi belirleyebilir. Mevcut ticari uygulama uyarınca, taşıyıcı ile taşıma
sözleşmesinin yapılabilmesinde satıcının yardımı gerekiyorsa (örneğin demiryolu ve
havayolu taşımacılığında olduğu gibi) risk ve masraflar alıcıya ait olmak üzere satıcı
kendisi harekete geçebilir (İGEME, 2009:75).
Deniz ve/veya içsu yolu hariç tekli taşımacılık türlerinde veya deniz ve/veya
nehir yoluyla dahil çoklu taşımacılık türleri için uygulanabilir. FOB’a benzemekle
birlikte ondan en önemli farkı, FOB’da teslim noktası sadece gemi olabilirken, FCA’da
teslim noktası herhangi bir taşıma aracının kasası (TIR kasası, depo, vagon)
olabilmesidir. Teslim taşıma aracına(çoklu taşımacılık söz konusu ise, ilk taşıma aracı)
ihracatçının ülkesinde yapılır (Kemer, 2009:158).
2.4. FAS - Geminin Yanına Teslim
Bu teslim şeklinde satıcı, belirlenen limanda malların gemi doğrultusunda rıhtım
veya mavnaya konulmasını sağlayarak yükümlülüklerini yerine getirmiş olur. Bundan
sonra malla ilgili tüm gider, yitik veya hasar rizikolar alıcıya aittir. Malın yükleme,
boşaltma, nakliye ve sigorta masrafları alıcıya aittir. Mal bedeli ve rıhtıma kadar
yapılan nakliye ücreti sözleşmedeki satış bedeline dahildir. Sadece deniz veya içsu
taşımacılığında kullanılır (Demir, 2004:112).
2.5. FOB - Gemiye Yükleyerek Teslim
Güvertede teslim olarak da adlandırılan FOB teslim şeklinde satıcı, malları
belirtilen yükleme limanında gemi bordasına aktararak, teslim yükümlülüğünü yerine
getirmiş olur. Bundan sonra mallara ilişkin herhangi bir kayıp ya da hasarın bütün
masraf ve risklerinden alıcı sorumludur. Malların ihraç işlemlerinin satıcı tarafından
yapılmasını öngören bu terim sadece deniz ya da nehir taşımacılığında kullanılabilir.
Taşıma işleminde roll-on/rol off ya da konteyner trafiğinde olduğu gibi gemi bordasının
herhangi bir pratik anlamı yoksa bu terim yerine FCA teriminin kullanılması daha
uygun olacaktır (Kızıl & Şoğur, 1997:359).
2.6. CFR - Mal Bedeli ve Navlun Ödenmiş Olarak
Anlaşma konusu malın, sözleşmede belirtilen varış yerine kadar taşınması için
gerekli olan tüm masrafların ve navlun bedelinin satıcı tarafında ödeneceğini belirten
teslim şeklidir. Malların gemi bordasını geçmesinden itibaren meydana gelebilecek
bütün ek masraflar alıcıya devredilir. Malların ihraç işlemlerini alıcı gerçekleştirir ve
yükleme limanındaki masrafları da ihracatçıya aittir. Gemi hedef limanına geldikten
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
219
sonraki masrafları alıcı karşılar. Satıcının ülkesindeki tüm masraf ve işlemler satıcıya
aittir. Yalnızca deniz ya da nehir taşımacılığında kullanılabilen bir teslim şeklidir
(Karacan, 2010:59-60).
2.7. CIF - Mal Bedeli, Sigorta ve Navlun Ödenmiş Olarak
CIF teslim şeklinde satıcı CFR teriminde olan yükümlülüklerine ek olarak taşıma
sırasında malların kayıp ve hasar riskine karşı deniz sigortası sağlamak durumundadır.
Sigorta sözleşmesini akdetmek ve sigorta primini ödemek satıcının yükümlülüğüdür.
CIF teriminde satıcıdan yalnızca asgari düzeyde bir sigorta sağlaması beklenmektedir.
Malların ihraç işlemlerinin satıcı tarafından yapılmasını öngörür. Yalnızca deniz ya da
nehir taşımacılığında kullanılabilen bu terimde malların ihraç işlemleri satıcı tarafından
yapılmaktadır (İGEME, 2009:76-77).
2.8. CPT - Navlun Ödenmiş
Bu teslim şekli, CFR teslim şeklinin, deniz hariç kombine taşımacılık
modellerinde kullanılan karşılığıdır. Bu iki teslim şekli arasındaki tek fark taşıma
modellerinin farklı olması sebebiyle satıcının, satış sözleşmesinde belirtilen yer ve
zamanda malları hazır ederek, nakliyeciye malları teslim etmesidir. İhracat işlemleri ve
bu işlemlerle ilgili masrafları satıcı karşılar, taşıma şirketi ile anlaşarak malların varış
yerine kadar olan navlun giderini öder. Malların varış yerine kadar gelmesi sürecindeki
sigorta masrafları, yolda ortaya çıkacak diğer gümrük işlemleri ve harçları, varış
yerindeki boşaltma masrafları alıcının yükümlülüğündedir. Ayrıca alıcı ithalat ve
gümrük işlemlerini gerçekleştirir, vergi ve masraflarını öder (Karacan, 2010:63).
2.9. CIP - Navlun ve Sigorta Ödenmiş
Bu teslim şeklinde, malların kararlaştırılan varış noktasına taşınması ve navlunun
ödemesi satıcının yükümlülüğüdür. Varış noktasından sonraki riskler satıcıdan alıcıya
geçer. CPT’deki yükümlülüklerine ek olarak satıcı, malları taşıma sırasında yitik ve
hasar rizikosuna karşı kargo sigortası temin etmek zorundadır. Sigorta sözleşmesi
yaptıran ve sigorta primini ödeyen satıcının ihraç için malları gümrükten geçirmesi
gerekmektedir (Ekinci, 1997:110).
Son düzenlemelerle eklenen DAT ve DAP teslim şekli ise aşağıdaki özelliklere
sahiptir (http://www.gumrukmusavir.com/bilgiPortali/YBgenelBilgiler.asp#e).
2.10. DAT - Terminalde Teslim
Malların, taşıma vasıtasınca boşaltılmak üzere varış noktasında alıcıya teslim
edilmesi anlamına gelip, daha önceki DEQ klozunun yerini alıp, DEQ’in aksine,
multimodal (çoklu vasıta için) kullanılabilir. Bu teslim şeklinde, mallar alıcı ve satıcı
tarafından belirlenene bir noktada (bu nokta bir liman ya da gümrük antreposu veya
alıcının fabrikası olabilir) boşaltma masrafları satıcı tarafından karşılanmak üzere
alıcının emrine bırakılmasıdır. Gümrük işlemleri, masrafları, gümrükte doğan vergi,
resim ve harçlar alıcının yükümlülüğündedir. Belirlenen teslim noktasına kadar
oluşacak maliyetler, zarar ve riskler satıcıya aittir. Karayolu, havayolu, demiryolu ve
çoklu araçlı taşımacılık için uygun bir teslim şeklidir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
220
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
2.11. DAP – Belirtilen Noktada Teslim
Malların, taşıma vasıtasınca boşaltılmak üzere belirtilen belirli bir noktada
alıcıya sağlanması (teslim edilmesi) anlamına gelir. DAP daha önceki DAF, DES, ve
DDU’nun yerini almıştır. Bu teslim şeklinde mallar alıcı ve satıcı tarafından belirlenen
bir noktada (bu nokta bir liman iskelesi, gümrük noktası, havalimanı olabilir) boşaltma
için hazır durumda nakliye aracının üzerinde alıcı emrine bırakılmasını ifade
etmektedir. Gümrük işlemleri, masrafları, gümrükte doğan vergi, resim ve harçlar
alıcının yükümlülüğündedir. Belirlenen teslim noktasına kadar oluşacak maliyetler,
zarar ve riskler satıcıya aittir. Karayolu, havayolu, demiryolu ve çoklu araçlı taşımacılık
için uygun bir teslim şeklidir.
2.12. DDP - Gümrük Vergileri Ödenmiş Olarak
Satıcının malları ithalatçı ülkede belirlenen yerde hazır etme yükümlülüğünün
olduğu bu teslim şeklinde satıcı, malların gümrük giriş işlemleri tamamlanmış olarak
tesliminde, gümrük resmi dahil olmak üzere, vergiler ve diğer ödemelerle birlikte bütün
risk ve masrafları üstlenir. EXW terimi satıcının minimum yükümlülüğünü ifade
ederken DDP teslim şekli ise satıcının maksimum yükümlülüğünü ifade eder. Eğer
satıcı doğrudan ya da dolaylı biçimde ithal lisansı alamıyorsa, bu durumda bu terim
kullanılmamalıdır. Malların gümrük girişi alıcı tarafından yapılacaksa, gümrük resminin
de onun tarafından ödenecekse, bu durumda DDU terimi kullanılmalıdır (İGEME,
2009:78).
3. Dış Ticarette Finansman Şekilleri
Uluslararası ticaretin gelişmesi ile birlikte dış ticaretin finansman ihtiyacı da
artmakta, ihtiyacın karşılanması için farklı finansman şekilleri ortaya çıkmaktadır. Dış
ticarette finansman; ihracatın finansmanı ve aynı zamanda ithalatın finansmanı
anlamına gelmektedir. Ülkeler dış ticaret hacimlerini geliştirmek için ihracat ve ithalat
rakamlarını geliştirmek durumundadırlar. Ülke içerisinde üretim yapan işletmelerin
finansman sağlayarak ihracat rakamlarını artırması ve aynı zamanda dışarıdan ithalat
yapan işletmelerin finanse edilmesi ve ithalat ihtiyacının karşılanması bir hedef olarak
ele alınabilmektedir. Dış ticarette finansman sadece ilgili ülkenin kendi firmasına
sağladığı finansman olarak değerlendirilmemelidir. Bunun yanında karşı tarafın alım
gücünün ve ülke firmasına güveninin artırılarak ülkeden mal almasının teşvik edilmesi
veya karşı tarafın üretim gücünün ve ülke firmasına güveninin artırılarak ülkeye mal
satmasının teşvik edilmesi dış ticaret finansmanının ilgilendiği konulardır. Bu kapsamda
dış ticaretin finansmanı birçok teknikle yapılmaktadır. Bu tekniklerin bazıları aşağıda
açıklanmıştır.
3.1. Türk Eximbank Kredileri
Temel amacı ihracatın geliştirilmesi, ihraç konusu mal ve hizmetlerin
çeşitlendirilmesi, ihracat için yeni pazarlar bulunması, uluslararası ticarette
ihracatçıların payının artırılması olan Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş./Türk
Eximbank, 31 Mart 1987 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 3332 sayılı Kanun’un
verdiği yetkiye istinaden 21 Ağustos 1987 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 87/11914
sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kurulmuştur. Eximbank, ihracatçıların girişimlerine
destek sağlamakta, ihracatçılar ile yurt dışında faaliyet gösteren müteahhitler ve
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
221
yatırımcılara uluslararası piyasalarda rekabet gücü ve güvence kazandırılması, yurt
dışında yapılacak yatırımlar ile ihracat maksadına yönelik yatırım malları üretim ve
satışının desteklenerek teşvik edilmesi için çalışmalarını sürdürmektedir. İhracatın
kurumsalaşmış destekçisi konumunda olan Türk Eximbank, bu amaca yönelik olarak
ihracatçıları, ihracata yönelik üretim yapan imalatçıları ve yurt dışında faaliyet gösteren
1
müteahhit ve girişimcileri kredi, garanti ve sigorta programları ile desteklemektedir
(Türk Eximbank-http://www.eximbank.gov.tr/html_files/kisaeximbankpg.htm).
3.2. Bankalar ve Diğer Finansman Yöntemleri
Dış ticarete konu olan mal ve hizmetin tedariki ve finansmanı için banka ve diğer
finansman kurumlarının önerdiği krediler (finansman avantajları) ithalatçı yada
ihracatçılar tarafından kullanılabilir. Bankacılık sektöründe ihracatçı ve ithalatçılar için
çeşitli finansman (kredi) imkanları mevcuttur. Bu finansman tekniklerinin bir kısmı
aşağıda açıklanmıştır (Gürsoy, 2009:341-343).
3.2.1. İhracatçı Ülke Kredileri
Avrupa ülkeleri, Amerika ve Japonya gibi ülkelerin sağladığı bu krediler ilgili
ülkelerden yapılacak satışların artırılması amacıyla, ithalat yapacak firmalara, ilgili
İhracat Kredi Kuruluşları aracılığıyla sunulan orta vadeli finansman yöntemidir.
Türkiye’de de bu kredilere aracılık eden bankalar mevcuttur. Firmaların bu kredileri
Dahide İşleme İzin Belgesi kapsamında kullanmaları ve ortalama vadenin bir yıldan
uzun olması durumunda KKDF’den istisna tutulmaktadır.
3.2.2. Akreditif Kredisi
Dış ticaretteki ödeme yöntemlerinden biri olan akreditif işlemi, ithalatçının
ihracat yaptığı ülkedeki alıcının talebine dayanarak bir banka aracılığı ile ayrıntıları
verilmiş bir malın veya hizmetin ihracatçıya ödeme yapılması yönündeki şartlı bir
taahhüttür. Yurt dışından ithalat yapan firmalar bu krediden yararlanır.
3.2.3. İthalatçı Firmalara Özel TL Kredisi
Dış ticarette ihracatın ülke için faydasının yanı sıra ülkelerin her türlü malı veya
hizmeti kendi içinde üretme imkanı olamayacağı için ithalata da ihtiyaç duyulmaktadır.
Bazen ihracatın yapılabilmesi ithalatın yapılabilmesine bağlı olmaktadır. İthalat
rakamlarının geliştirilmesi için ithalatçı firmalara özel krediler tanımlanmıştır.
Dalgalı kur rejiminde, TL’nin dolara karşı aşırı değer kazanması ve dolar
kurunun oldukça düşük olması, döviz borçlusu olan ithalatçı firmaların döviz borcundan
kurtulması için iyi bir ortam ve fırsat oluşturmaktadır. Döviz borcu olan ithalatçı
firmaları borcundan kurtarmak ve dövizdeki kur artışından firmaları korumak amacıyla
bu krediler ithalatçılara kullandırılmaktadır.
1
Türk Eximbank Genel Müdürlüğü Krediler Birimi ile yapılan görüşmede Türk Eximbank’ın şu ana kadar
sınır ticareti kapsamında herhangi bir kredi vermediği anlaşılmıştır. Türk Eximbank’a yapılan kredi
başvurularında gümrük beyannamesinin şart olarak istendiği ve sınır ticareti kapsamında tahakkuk varakasının
düzenlendiği, dolayısıyla sınır ticareti yapanların Türk Eximbank’ın kredilerinden faydalanamayacağı bilgisi
bu çalışmanın yazarlarına iletilmiştir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
222
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
3.2.4. Prefinansman Kredileri
Yurt dışından kaynak bulan tüm firmaların kullanabileceği bu krediler, ihracat,
ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı faaliyetlerle ilgili mal ve hizmet
alımlarının finansmanında kullanılmak üzere, firmaların bizzat kendilerince yurt
dışındaki alıcıdan veya uluslararası finans kuruluşlarından döviz ya da efektif olarak
sağladıkları ve Türkiye’deki bankalar aracılığıyla kullanabildikleri kredilerdir.
Prefinansman kredilerinin kullanımlarına Türkiye’deki bankalar garanti vererek aracılık
etmektedir.
3.2.5. İhracat Akreditifi İskontosu
İhracat yapan firmaların, teyitli veya teyitsi vadeli akreditiflerinin iskonto
edilmesi neticesinde, ilgili döviz cinsi akreditif bedeli karşılığı, TL olarak kullandırılan
kredidir. İthalatçının vadesinde ihracat bedelini ödemesiyle kredi riski tasfiye edilir.
İhracatlarını akreditif bazında gerçekleştiren firmaların kullandığı bu finansman
yöntemi sayesinde ihracat bedeli gelmeden ıskonto edildiğinden likidite avantajı sağlar.
3.2.6. İhracatta Factoring İşlemleri
Şirketler kredili satışlarından doğan alacaklarını “factor” veya “factoring” adı
verilen şirketlere satabilmektedirler. Factoring, firmaların alacak haklarını özel finans
kurumlarına satmak suretiyle fon sağlamalarına (vadeli alacaklarını kısa sürede nakde
çevirmelerine) olanak veren bir finansman türüdür. Ülke içi ya da ülkeler arasında
yapılan satışlarda kullanılmaktadır (Tomanbay, 2003:170).
3.2.7. İhracat ve İthalatta Forfaiting İşlemleri
Factoring’e ek olarak ülke riskini de kapsayan bir garanti olan forfaiting bir
ıskonto işlemidir ve genellikle yatırım malları ve 6 aydan uzun vadeli işlemler için
kullanılır. İhracatçı, sattığı mal ve hizmetin bedeli olarak elinde bulunan alacak senedini
veya akreditifi kendisine rücu hakkı olmaksızın forfaiting şirketine devreder (Başar,
2003:235).
3.3. Yabancı Para Cinsinden İhracat Kredileri
Bu krediler, ihracattan sağlanan dövizlerle mahsup edilmek üzere ihracatın
finansmanı için kullandırılan döviz cinsinden kredilerdir (Gürsoy, 2009:345).
4. Sınır Ticareti Kavramı
Uluslararası mal ticaretini ifade eden dış ticaret, genellikle mal ihracatı veya
ithalatı yerine kullanılmaktadır. Sınır ticareti ise dış ticaretin özellik arz eden bir
bölümüdür. Sınır ticareti; komşu iki ülke arasında özel anlaşmalara göre yapılan ve iki
ülkenin de sınırına yakın bölgelerini kapsamına alan bir ticaret türüdür. Sınır ticareti
kapsamında faaliyette bulunabilecek bölgelerde faaliyet gösteren tacirlere, genel dış
ticaret prosedürüne tabi olmadan, bulunduğu ilin valiliğince düzenlenen belgeye dayalı
basitleştirilmiş usul ile ticaret yapma kolaylığı sağlayan sınır ticareti sayesinde
bölgedeki küçük işletmeler hem ticaret yapma hem de sermaye biriktirme yolunda
önemli avantajlar yakalayabilmektedirler. Sınır ticareti kapsamında bölgedeki
işletmelerin dış pazarlar bulması ve dış ticaret yapabilmesi olanaklı hale gelmektedir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
223
Fakat sınır ticaretinde önceden belirlenmiş miktar kısıtlamaları vardır (Tan & Altundal,
2008:13-14).
Sınır ticareti; mevzuatta izin verilen sınır illerinin ihtiyaçlarının bir kısmının sınır
komşusu ülkelerden ithalat yoluyla daha düşük maliyetle karşılanması ve bu
illerimizden ihracatın artırılması suretiyle söz konusu illere ekonomik ve ticari canlılık
kazandırılması amacıyla yapılan ticari işlemler olarak tanımlanmıştır. Ancak sınır
ticareti sağlanan gümrük vergisi vb. kolaylıklara koşut olarak sınırlı olarak ve kotalarla
çevrelenmiş bir yoldur.
5. Sınır Ticaretinin Amacı ve Kapsamı
Sınır ticaretinden beklenen amaçlar maddeler halinde sıralanacak olursa: (Tan &
Altundal, 2008:14-15).
Sınır iki ülkenin o bölgelerinde yaşayan halkın müteşebbis ruhunun oluşumuna
katkıda bulunmak,
Bölge ekonomisini canlandırmak ve bölge insanının refah düzeyini
yükseltmek,
Sınır illerde yaşayan insanların ihtiyaçlarını daha hızlı bir şekilde karşılamak,
Ülkenin iç bölgelerine oranla nakliyat ve fiyat farkları gibi nedenlerle bölge
insanının daha ucuza mal temin etmesini sağlamak,
Dış ticarette karşılaşılan bazı sıkıntıların azaltılması suretiyle ticaret hacmine
olumlu yönde katkıda bulunmak,
Bir takım avantajlar sağlayarak yasa dışı yollardan yapılan ticaretin önüne
geçmek,
İstihdamı artırmak,
şeklinde özetlenebilir.
Ülkemizde ayrıca sınır ticareti ile bölgelerarası gelişmişlik farklarının azaltılması
hedeflenmektedir.
Sınır ticareti başlangıçta sadece sınır illerinin ihtiyaçları düşünülerek başlatılsa
da bu uygulama, zamanla sınıra komşu illeri de kapsamına alarak uygulama alanı
genişletilmiştir (Orhan, 2000:10). Sınır ticareti yapabilecek olan sınır illerinin yanı sıra
mücavir iller tanımlanmış ve bu illerin de sınır ticareti yapmasının önü açılmıştır.
2003/5408 sayılı kararnamede de kapsam dahilinde gösterilen 5 komşu il uygulaması
2008/14451 sayılı kararnamede kapsam dışı bırakılmıştır.
Mevzuatımızda sınır ticareti “Doğu ve Güneydoğu Anadolu” coğrafi
bölgelerinde ekonomik kalkınmanın sağlanması ve bölgeler arası gelişmişlik farkının
asgari düzeye indirilmesi amacı taşımaktadır. Fakat geçmiş yasal düzenlemelerde
Edirne ilinin de sınır ticareti yapabilmesine olanak sağlanmış ve daha sonra Edirne
ilinden sınır ticareti yapılması uygulamasına son verilmiştir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
224
5.1. Sınır Ticaretine Konu Olabilecek ve Olamayacak Malzemeler
Sınır ticaretine konu olacak eşyanın tespitinde karşı ülkenin mevzuatları
belirleyici olmaktadır. Ülkemizde Dış Ticaret Müsteşarlığı’nca çıkarılan 96/7782 sayılı
Sınır Ticareti Kararı’na İlişkin Tebliğin 12. maddesinde “ihracı ve ithali ilgi mevzuatla
yasaklanmış ve ithali belli kurum ve kuruluşlara bırakılmış maddeler sınır ticaretine
konu edilemez. İthalat Rejimi Kararı ile İhracat Rejimi Kararı ve diğer mevzuatla ithali
ve ihracı izne bağlı olan maddelerin bu tür ticarete konu edilmesi ilgili mercilerin izni
ile mümkündür” denilmektedir. 97/9113 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nın 12’nci
maddesinde ise ayrıca kota, gözetim ve diğer ticaret politikaları uygulamasına tabi
ürünlerin sınır ticaretine konu olamayacakları bildirilmektedir (Öztürk, 2006:112).
Özetlenecek olursa; sınır ticareti kapsamına girmeyen eşyalar:(Tan & Altundal,
2008:16).
İhracatta;
İhracı muhtelif mevzuatla yasaklanmış olan eşya,
İhracı belli bir merciin iznine veya lisansa bağlı eşya,
İhracı Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonuna tabi eşya,
İthalatta ise;
İthali yasaklanmış olan eşya,
İthali müsaadeye bağlı eşya,
olarak sayılabilir.
6. Sınır Ticaretinin Gelişimi
Sınır ticareti, Türkiye’de ilk olarak 01.08.1972 tarih ve 1615 sayılı Gümrük
Kanunu içerisinde gümrük denetlemesi açısından yer almıştır. Fiili olarak uygulanması
anlamında ilk adım ise Türkiye’de 1978-79’lu yıllarda yaşanan petrol krizi ve döviz
darboğazından sonra petrol krizine çare bulabilmek için İran’la mal karşılığı petrol
alınması olmuştur. Uygulama, zamanla, mücavir il diye tanımlanan sınıra komşu illeri
de kapsayacak şekilde genişletilmiştir (Tan & Altundal, 2008:20).
Sınır ticaret ile ilgili ilk düzenlemelerden biri 1979 yılında 7/17493 sayılı
Dışsatım Düzenleme Kararı ile olmuştur. Bu karara istinaden çıkarılan 09.06.1979 tarih
ve 7/17793 sayılı kararla sınır bölgelerinin bir kısmında sınır ticareti yapılması
öngörülmüştür (Orhan, 2000: 21).
Yoğun olarak yapılmaya başlaması VII. Beş Yıllık kalkınma Planı’nda Bölgesel
Gelişme Politikaları kapsamında düzenlenmesi ile olmuştur. Kalkınma planı
çerçevesinde, 1986 yılından itibaren birçok sınır ilinde yapılmaya başlanan sınır ticareti,
özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da öne çıkmış özel bir dış ticaret şeklidir (Kara,
2005:62).
Sınır ticaretinin düzenlenmesine ilişkin 26.12.1996 tarih ve 96/9025 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ve bu kararda değişiklik yapılmasına dair 04.06.1998 tarih ve
98/11160 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile, sınır bölgelerinden toplam 13 ilden
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
225
BDT/Gürcistan, Bulgaristan, İran, Suriye, Nahçıvan ve Irak’la sınır ticareti yapılması
kararlaştırılmıştır. Bu iller aşağıdaki tabloda verilmiştir (Orhan, 2000: 15-16).
Tablo 3: Sınır Ticareti Yapılmasına İzin Verilen İller
12345678910111213-
Ağrı
Ardahan
Artvin
Gaziantep
Hakkari
Hatay
2
Edirne
Iğdır
Kilis
Mardin
Şanlıurfa
Şırnak
Van
Tablo 4: Sınır Ticareti Yapılabilecek Sınır Kapıları ve Ülkeler
YETKİLİ
İLİ
SINIR
YETKİLİ GÜMRÜK KAPISI
ÜLKE
ARTVİN
SARP
GÜRCİSTAN
ARDAHAN
TÜRKGÖZÜ
GÜRCİSTAN
3.
IĞDIR
DİLUCU
NAHÇIVAN
4.
IĞDIR
GÜRBULAK
İRAN
5.
AĞRI
GÜRBULAK
İRAN
VAN
KAPIKÖY
İRAN
7.
HAKKARİ
ESENDERE
İRAN
8.
HAKKARİ
HABUR
IRAK
9.
ŞIRNAK
HABUR
IRAK
10.
MARDİN
NUSAYBİN
SURİYE
1.
2.
6.
Daha sonraki yasal düzenlemelerle Edirne ilinden sınır ticareti yapılması uygulaması sonlandırılmıştır. 2009
yılında sınır ticareti yapma izni bulunan 12 il bulunmaktadır.
2
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
226
11.
ŞANLIURFA
AKÇAKALE
SURİYE
12.
GAZİANTEP
KARKAMIŞ
SURİYE
13.
KİLİS
ÖNCÜPINAR
SURİYE
HATAY
CİLVEGÖZÜ
SURİYE
14.
Kaynak:
Gümrük
ve
Ticaret
Bakanlığı
Web
http://www.gumrukticaret.gov.tr/altsayfa/icerik/68/302/sinir-ticaretine-iliskin-bilgiler.html
Sitesi(2012),
Tablo 5: Sınır Ticaret Merkezleri
İLİ
AĞRI
HAKKÂRİ
VAN
IĞDIR
SINIR TİCARET MERKEZLERİ
SARISU
ESENDERE
KAPIKÖY
DİLUCU
ÜLKE
İRAN
İRAN
İRAN
NAHÇIVAN
Kaynak:
Gümrük
ve
Ticaret
Bakanlığı
Web
http://www.gumrukticaret.gov.tr/altsayfa/icerik/68/302/sinir-ticaretine-iliskin-bilgiler.html
Sitesi(2012),
Sınır ticareti yönetmeliği ile İran’la Ağrı-Gürbulak sınır kapısından sınır ticareti
yapılması bir yönetmelik maddesi haline getirilmiştir. 1982 yılında yayımlanan İhracat
Rejimi Kararı ve İhracat Yönetmeliği içerisinde sınır ticaretine ayrıca yer verilmesi sınır
ticaretinin gelişimine önemli katkıda bulunuştur. Türkiye’de sınır ticareti ilk defa AğrıGürbulak sınır kapısında başlatılmış, (resmi manada)Ağrı Valiliği’nin 13.02.1985 tarih
ve 1/222 sayılı talebi üzerine; 8/9113 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı Eki, Sınır Ticaret
Yönetmeliği çerçevesinde, Gürbulak sınır kapısından sınır ticareti yapılmasını belli bazı
kurallara bağlamıştır (Tan & Altundal, 2008:21).
Aynı yıl Gaziantep-Öncüpınar ve Karkamış sınır kapılarından Suriye ile sınır
ticareti yapılmaya başlanmıştır. 1986 yılında Hatay-Cilvegözü sınır kapısından
Suriye’yle, 1987 yılında ise Van-Kapıköy sınır kapısından İran’la sınır ticareti
yapılmaya başlanmıştır. 1988 yılında Hakkari-Esendere, 1989 yılında Artvin-Sarp sınır
kapısı ile sınır ticareti fiili uygulama alanını genişletmiştir. Sınır ticareti sadece sınır
illeri ile kısıtlı kalmamış bu özel uygulama kapsamında 1989 yılında Erzurum İran’la
Ağrı-Gürbulak kapısından, Bağımsız Devletler Topluluğu’yla ise Artvin-Sarp sınır
kapısından sınır ticareti yapmaya başlamıştır. 1990 yılında Kars ilinin İran’la AğrıGürbulak sınır kapısından, Bağımsız Devletler Topluluğu’yla ise Artvin-Sarp sınır
kapısından sınır ticareti yapmasına izin verilmiştir. Ayrıca 1990 yılında Mardin,
Hakkari ve Şırnak illerinin Habur Sınır Kapısı’ndan sınır ticareti yapmalarına karar
verilmiştir (Sugözü & Atay:6).
Sınır ticareti konusundaki yasal düzenlemeler yıllar itibari ile devam etmiş ve en
son 16.05.2009/27230 RG tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ve buna bağlı olarak çıkarılan
16.06.2009/27260 RG. Tarihli tebliğ ile güncel halini almıştır.
2000 yılına girerken güvenlik, kaçakçılık ve iç piyasayı bozduğu düşünülen sınır
ticaretinde bazı kısıtlamalara gidilmiştir. 1999 yılında tarım ürünlerinin, 2000 yılında
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
227
ise petrol ürünlerinin ticareti kısıtlanmış, 2002 yılında ise motorin ticareti tamamen
yasaklanmıştır. Bu sorunlara çözüm getirmek amacıyla 2001 yılında Dış Ticaret
Müsteşarlığı (DTM) Sınır Ticaret Merkezleri (STM) uygulamasına giderek bölgesel
ticareti geliştirmeyi hedeflemiştir. Bu çerçevede 2003 yılından itibaren sınır kapılarında
ülkelerin mallarının satılacağı satış mağazalarının kurulması uygulamasına geçilmiştir
(Sugözü & Atay:7).
En son 16.05.2009/27230 RG sayılı BK kararı 7.Madde 2.bentte ithalata ilişkin
kotaların her yıl ocak ayı ilk beş işgünü sonuna kadar müsteşarlıkça valiliklere
bildirilmesi kararlaştırılmıştır.
Sınır ticaret merkezleri uygulaması 2009 RG tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ve
ilgili tebliğle de devam etmektedir.
6.1. Sınır Ticaret Merkezleri
Sınır ticaretinin esas amaçlarından biri olan Türkiye'nin nispi olarak az gelişmiş
bölgeleri olan Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bölge halkının gelir ve refah
seviyesinin arttırılması; ürün çeşitliliği ve istihdam yaratmak suretiyle ekonomik ve
altyapı farklılıklarının giderilmesi, sınır bölgesine ekonomik canlılık getirilmesi, bölge
halkının ihtiyaçlarının düşük maliyetle karşılanması ve ihraç ürünlerimiz için çeşitli
avantajlara sahip olan dikkate değer pazarlar olan komşu ülkelerin ihracatımız içindeki
payının arttırılması için dünyada benzer örnekleri görülen Sınır Ticaret Merkezleri
projesine başlanmıştır. Bu amaçlarla, mevcut sınır ticareti düzenlemelerine bir alternatif
olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki sınır illerinde Sınır Ticaret
Merkezleri kurulması için "Sınır Ticaret Merkezleri Kurulmasına İlişkin Karar"
hazırlanmış ve 10.04.2003 tarih ve 25075 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak
yürürlüğe girmiş, yasal alt yapı hazırlanması sürecinde, söz konusu BKK'nın
uygulanmasına dair Gümrük ve Dış Ticaret Müsteşarlıklarınca hazırlanan
Yönetmelikler ile BKK değişikliği 13.12.2003 tarih ve 25315 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe girmiştir (Hanoğlu, 2004).
6.2. Yönetmeliğin Kapsamı
BKK’nın uygulamasına ilişkin olarak yayımlanan yönetmelik ile Doğu ve
Güneydoğu Anadolu Bölgelerine komşu olan ülkelere sınırı bulunan Artvin, Ardahan,
Kars, Iğdır, Ağrı, Van, Hakkari, Şırnak, Mardin, Şanlıurfa, Kilis, Gaziantep ve Hatay
illerindeki siyasi sınırlarımız üzerinde kurulacak Sınır Ticaret Merkezlerine ihracat
yapılmasına, Sınır Ticaret Merkezlerinden komşu ülkelere eşya gönderilmesine, Sınır
Ticaret Merkezlerine komşu ülkelerden eşya getirilmesine ve Sınır Ticaret
Merkezlerinden ithal edilen eşyanın bu maddede sayılan iller ile anılan yönetmeliğin
2’nci maddesinde belirtilen illerdeki esnaf ve tacirlere dağıtılmasına ilişkin usul ve
esaslar belirlenmiştir (Tan & Altundal, 2008:24). Komşu iller uygulaması 2009 tarihli
kararla kaldırılmıştır aynı zamanda Kars ili de kapsam dışı bırakılmıştır.
Bu yeni uygulama ile var olan sınır ticaretine yeni bir model getirilmiştir. Doğu
ve Güneydoğu bölgelerine komşu Suriye, İran, Irak, Nahçıvan ile sınır ticareti, sınır
ticaret merkezleri gibi yeni bir sisteme kavuşturulmuştur. Bu kapsamda, her iki tarafın
sınır kapılarının arasında kalan bölgelerde, iki ülkenin mallarının satılacağı satış
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
228
mağazalarının kurulması projesi 2003 yılından itibaren uygulamaya geçmiştir (Kara,
2005:63).
En son 31.10.2009/27392 sayılı Resmi Gazetede Sınır Ticaret Merkezlerinin
Fiziki Olarak Düzenlenmesi, Eşya ve Stok Kontrollerinin Yapılması ile Bu Merkezlere
Giriş Ve Çıkışlara İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelik yayımlanmıştır.
7. Dış Ticaret İstatistiklerinin Tutulmasında Sınır Ticareti
Konu ile ilgili olarak Türkiye İstatistik Kurumu'nun internet sitesinde dış ticaret
istatistiklerine ilişkin metodoloji dokümanına istinaden sınır ticaretinin tutulan bu
3
istatistikler açısından kapsanmayan işlemler olduğu söylenebilir (TÜİK, Özet
Metodoloji- Dış Ticaret İstatistikleri).
Dış ticaret istatistiklerinde kapsanmayan mal ve işlemler;
a) Transit ticaret,
b) Yolcu beraberi eşya (Bavul ticareti),
c) Sınır ticareti,
d) Geçici ithalat ve ihracat,
e) Sınırı geçmeyen mallar,
f) İstatistiksel eşiğin altında olan mallar (100 ABD Dolarının altındaki mallara
ait bilgiler istatistiklerde kapsanmamaktadır.),
g) Para tabanlı altın, tedavüldeki paralar, kıymetli evraklar (HS 710820, 4907),
8. Sınır Ticareti Mevzuatına İlişkin Esaslar
Bu araştırmadaki incelemeler sonucunda aşağıdaki değerlendirmelerin yapılması
yerinde olacaktır.
1. Geçerli mevzuat taraması sonunda son olarak 16.05.2009 tarih ve 27230
sayılı Resmi Gezetede yayımlanan 2008/14451 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı
(Çalışmada karar olarak adlandırılmaktadır) ve bu karara istinaden çıkarılan 16 Haziran
2009 / 27260 Resmi Gazetede yayımlanan Sınır Ticaretinin Uygulanmasına ilişkin
Tebliğin (Çalışmada tebliğ olarak adlandırılmaktadır) sınır ticareti ana mevzuatını
oluşturduğu anlaşılmıştır.
2. Sınır Ticaretinin Gümrük Kanunu Madde 172 hükmüne dayandırıldığı tespit
edilmiştir.
Türkiye İstatistik Kurumu ile yapılan telefon görüşmelerinde kendilerine sınır ticareti ile ilgili istatistik
bilgilerinin düzenli bir şekilde gönderilmediği, gönderilen verilerde ise ithalat ve ihracat tutarlarının toplu
rakamlarla ifade edildiği anlaşılmıştır. Toplu gönderilen bu verilerden ürün bazında yayın yapılamamaktadır.
Dış Ticaret Müsteşarlığı ile yapılan görüşmelerde; kendilerinde sınır ticareti ile ilgili istatistik bilgileri
bulunduğu fakat bunları kesinlikle paylaşmadıkları anlaşılmıştır.
3
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
229
3. Sınır Ticaret Merkezlerinin Gümrük Bölgesi dışında addedildiği ve bu
yönüyle Serbest Bölge Tanımlamasıyla benzeştiği ancak önemli farklılıklar arz ettiği
anlaşılmıştır.
4. Kararın Madde 4 “c” “ç” “d” “g” ve “ğ” bentleri, Madde 7, Madde 8, Madde
9 ve özellikle bunlara ilişkin ilgili tebliğ metinleri incelendiğinde Sınır Ticareti
Mevzuatının temelde bu yolla yapılacak ithalatı sınırlandırmaya ve kotayı denetlemeye
yönelik olduğu anlaşılacaktır. Elbette bu değerlendirme şu şekilde de okunabilecektir;
Sınır Ticareti Mevzuatı “katı sınırlandırmalar ve vergi maliyetleri içeren ithalat
işlemleri”ne belirlenmiş iller ve kotalar dahilinde esneklik ve muafiyet getiren bir
düzenlemedir.
5. Sınır Ticareti mevzuatıyla ihracata ilişkin herhangi bir kotaya rastlanılmamış
olup bu kapsamda ihracatta ihraç edilen eşya faturasının ve ihracatçı birliğince
onaylanmış gümrük beyannamesinin yetkili gümrük idaresine sunulması yeterli
görülmüştür (Karar - Madde 10).
6. Güncel Sınır Ticareti mevzuatına göre kapsam Doğu ve Güneydoğu Anadolu
Bölgelerindeki kara sınırımız bulunan ülkelerle esasları belirlenmiş ticaretle
sınırlandırılmıştır.
7. Bu ülkelerle yapılacak ticarette mal tesliminin de mutlaka kara yoluyla
yapılacağına dair bir ifadeye ya da sınırlamaya rastlanılmamıştır. Ancak sınır ticareti
için yetkilendirilen gümrük kapılarının liman gümrük sahası ya da hava alanı gümrük
sahası olmadıkları dikkate alındığında fiili olarak kara yoluyla teslimin dışına
çıkılamayacağı anlaşılmıştır.
8. Başlangıçta sadece sınır illerinin ihtiyaçları düşünülerek başlatılan sınır
ticareti uygulaması, zamanla sınıra komşu illeri de kapsamına alarak çerçevesi
genişletilmiştir. 2003/5408 sayılı kararnamede de kapsam dahilinde gösterilen 7 komşu
il (Erzurum, Muş, Bitlis, Siirt, Batman, Diyarbakır, Adıyaman) uygulaması 2008/14451
sayılı kararnamede kapsam dışı bırakılmıştır.
9. Karar Madde 4 “a” “d” “f” “i” “j” bentleri Madde 5, Madde 9 “1” benti ve
ilgili tebliğ hükümleri incelendiğinde Sınır Ticareti Mevzuatı kapsamında “dış ticaret”
yapan “gerçek kişi” ya da “tüzel kişi” firmalar için en önemli şartın 2 yıldır yerleşik
olmaları olduğu tespit edilmiştir. Firmalar için herhangi bir sermaye miktarı incelemesi
ve benzeri herhangi bir ölçek şartı tespit edilmemiştir. Dolayısıyla sınır ticaretine ilişkin
toplam kota ve Madde 9’daki her bir esnaf/aylık ithalat≤ 50.000 USD kısıtı da dikkate
alındığında bu işletmelerin baka yollu akreditif ve benzeri işlemlerde çok tecrübeli
olamayacakları değerlendirilmiştir. Dolayısıyla ticaret nakit ve nakit benzeri varlıklarla
ya da karşı ticarete dayalı ödeme türlerinden “takas”, “karşı alım” ve “dengeleme” yolu
ile finanse edilebilecektir. Saydığımız bu kısıtlar sınır ticaretinin geliştirilmesi ve
profesyonelleştirilmesi önündeki doğal engeller olarak tanımlanabilir.
10. Kararın Madde 10 ve Madde 17 “1” ve “2” bendinde sınır ticareti ile ilgili
istatistik bilgilerinin doldurulması ve kurumlar arasında paylaşımını düzenlemektedir.
Fakat yapılan incelemelerde yapılması gereken işlemlerin eksik olduğu anlaşılmıştır.
Türkiye İstatistik Kurumu ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’nda düzenli ve karşılaştırılabilir
istatistik bilgisi mevcut değildir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
230
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
11. Kilis ilinde mevcut bazı bankalarla yapılan görüşmelerde sınır ticareti yapan
esnafa özel herhangi bir kredinin tanımlı olmadığı, normal ticari müşterilere tanımlanan
kredilerin finansman seçeneği olarak sınır ticareti yapanlara sağlanabileceği
anlaşılmıştır. Türk Eximbank’ın ihracat kredilerinin bu şubelerde kullandırılmadığı
tespit edilmiş, yurt dışı kaynaklı fonların ihracatın finansmanında kullandırılabileceği
iletilmiştir.
9. Sonuç
Yukarıda sınır ticaretinin düzenlemeler ve gümrük mevzuatı açılarından ele
alınarak sınırları tespite çalışılmıştır. Yasal hacim itibariyle sınır ticaretinin dış
ticaretteki payı oldukça küçük kalmaktadır. Bu haliyle ülkenin ekonomik kalkınmasında
ve sektörel gelişmelerde büyük yer tutması beklenemez. Sınır ticareti kavramı ile
kapsanan alan belirlenmiş iller için yasal izinler çerçevesinde müsaade edilen gümrük
vergisi muafiyetleri olarak tanımlanabilir. Bu tanımın dışındaki sosyal ve kültürel
alışverişler ile kaçakçılık faaliyetleri bu makalede ele alınan sınır ticareti kavramından
farklı bir tanımlamayı içermektedir. Yasal olarak sınır ticareti, ülkenin toplam dış
ticaretinde oldukça küçük sayılabilecek kotaların gümrük vergisi muafiyeti sağlayacak
şekilde sınır illerindeki ekonomik birimlere sağlanmasından ibarettir. Bu muafiyetler
ithal edilen mallar için geçerlidir. Malların ihraç edilmesinde böyle bir kotaya ihtiyaç
bulunmamakla birlikte bu sefer karşı ülkenin kotaları devreye girmektedir. Sınır ticareti
bu faaliyeti yürüten ekonomik birimlerin gönderdikleri mallar yoluyla ekonomik
tanıtıma katkı ve bu birimlerin ticari kabiliyetlerinin gelişmesi neticesini verebilecektir.
Bu şekilde tecrübe kazanan ve hacmini arttıran ticari birimler bu faaliyetleriyle mevcut
kotaları aşarak normal dış ticaret kapsamında iş yapabilecektir. Sınır ticareti
uygulamalarının ve mevzuatının dış ticaretin “yakın iş çevresinin rekabetçi avantaj
üzerindeki etkisine yönelik yerel odakların önemine değinen” yaklaşım ve modellerle
ilişkisi ileride araştırılabilecek bir konudur. Ayrıca bu uygulamaların porter modelinin
bir unsuru olarak görülüp görülemeyeceği konusu düzenlemelerin amacı ile birlikte ele
alınabilecek bir husustur.
Dış ticaretteki teslim ve finansman şekillerinin uygulanabilirliğine dair analizin
4
sistematik olması açısından aşağıdaki şekilde tablolanması uygun görülmüştür. Bu
çalışma ile sınır illerindeki ticaretin gelişim sürecinin dış ticaret uygulamalarına
kaynaklık edip edemeyeceği de araştırılmış olmaktadır. Sınır ticareti uygulamalarının
dış ticaret uygulamaları ve düzenlemeleriyle uyumu aşağıda tablolanmaktadır. Bu tür
bir analiz bundan sonra yapılacak sınır ticareti düzenlemelerinin normal dış ticarete kapı
aralayacak şekilde nasıl geliştirilebileceği konusunda fikir verebilecektir.
4
Tablonun düzenlenmesi ve değerlendirmeler araştırmacı tarafından yapılmıştır.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
231
TESLİM ŞEKİLLERİ
DIŞ TİCARET
SINIR TİCARETİ
EXW - TİCARİ
İŞLETMEDE TESLİM
Bu teslim şekli sınır ticaretinde sıklıkla
kullanılabilecek bir teslim şeklidir. Alıcının
ticari işletmeye bizzat gelip malları kontrol
etme fırsatının olması malların yüklenmesinden
boşaltılmasına kadar bizzat süreçte bulunması
ve bu yolla maliyetlerini azaltması uygulamada
yaygın bir şekilde kullanılabilecektir. Son
yıllarda vize konusunda getirilen kolaylıklar ve
muafiyetler bu tür teslim şeklinin önünü açıcı
niteliktedir.
FCA
TAŞIYICIYA
MASRAFSIZ TESLİM
Bu teslim şekli de sınır ticaretinde
sıklıkla kullanılabilecek bir teslim şeklidir. Bu
tür teslim şekli standartlaşmış ürün ve piyasa
yapıları için daha geçerli olup sınır ticaretine
konu mallar arasında da söylenen bu şartları
sağlamak
koşuluyla
yaygın
olarak
kullanılabilir.
FAS - GEMİ
DOĞRULTUSUNDA
MASRAFSIZ TESLİM
Bu teslim şekli gemi taşımacılığına
dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
5
uygulamaları arasında yer alamayacaktır.
FOB - GEMİDE
MASRAFSIZ TESLİM
Bu teslim şekli gemi taşımacılığına
dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer alamayacaktır.
CFR - MAL
BEDELİ VE NAVLUN
ÖDENMİŞ TESLİM
Bu teslim şekli gemi taşımacılığına
dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer alamayacaktır.
CIF
MAL
BEDELİ, NAVLUN VE
SİGORTA ÖDENMİŞ
TESLİM
Bu teslim şekli gemi taşımacılığına
dayalı olduğundan dolayı, mevcut sınır ticareti
uygulamaları arasında yer alamayacaktır.
CPT - TAŞIMA
ÜCRETİ
ÖDENMİŞ
TESLİM
Sınır ticaretinde yaygın kullanılabilecek
teslim şekillerindendir. Zira tarafların her biri
kendi
ülkesindeki
yükümlülükleri
İGEME ile yapılan telefon görüşmelerinde sınır ticaretinde kara yolu dışında herhangi bir yolla ticaret
yapılamayacağı çıkarımı teyit ettirilmiştir.
5
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
232
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
üstlenmektedir. Ancak malın satıcısının taşıma
ücretini de karşıladığı bir durumdur.
Dolayısıyla
profesyonelleşme
yolundaki
ihracatçıların maliyeti fiyata yansıtmak şartıyla
kullanabilecekleri bir yöntemdir.
CIP - TAŞIMA
VE SİGORTA BEDELİ
ÖDENMİŞ TESLİM
Sınır ticareti ihracatçısı açısından
CPT’ye göre daha masraflı bir teslim şeklidir.
İhracatçı,
alıcının
ülkesindeki
gümrük
masraflarını ve varış yerine kadarki riskleri de
üstlenmektedir. Sınır ticareti kapsamındaki
ihracatçıların
maliyetleri
ölçerek
fiyatlayabilecek yeteneğe sahip olmalarını
gerektirmektedir. Sınır ticareti kapsamındaki
ihracatçıların
profesyonelleşmesine
bağlı
olarak kullanımı artabilecek bir teslim şeklidir.
DATTERMİNALDE
TESLİM
Sınır ticaretine kullanılabilecek bir
teslim şekli olmakla birlikte, sınır ticareti
birbirine yakın bölgelerde gerçekleştiği için
taraflar bu teslim şeklinin izin verdiği çoklu
taşıma yöntemine pek ihtiyaç duymayacaktır.
DAP
–
BELİRTİLEN
NOKTADA TESLİM
Sınır ticaretine kullanılabilecek bir
teslim şekli olmakla birlikte, sınır ticareti
birbirine yakın bölgelerde gerçekleştiği için
taraflar bu teslim şeklinin izin verdiği çoklu
taşıma yöntemine pek ihtiyaç duymayacaktır.
DDP - GÜMRÜK
VERGİLERİ ÖDENMİŞ
TESLİM
İthalatçının gümrüğündeki muhtemel
risklerin ihracatçı tarafından üstlenilmesi
sebebiyle dış ticarette ihracatçı açısından riskli
bir işlemdir. Ancak sınır ticaretinde coğrafi
yakınlık ve bilgi paylaşımı bu riskleri azaltıcı
unsurlar olarak görülebilir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
233
FİNANSMAN ŞEKİLLERİ
DIŞ TİCARET
SINIR TİCARETİ
TÜRK
EXİMBANK KREDİLERİ
İHRACATÇI
ÜLKE KREDİLERİ
KREDİSİ
AKREDİTİF
İTHALATÇI
FİRMALARA ÖZEL TL
KREDİSİ
PREFİNANSM
AN KREDİLERİ
İHRACAT
AKREDİTİFİ İSKONTOSU
İHRACATTA
FACTORING İŞLEMLERİ
İHRACAT VE
İTHALATTA FORFAITING
İŞLEMLERİ
YABANCI
PARA
CİNSİNDEN
İHRACAT KREDİLERİ
Mevcut finansman yöntemlerinin sınır
ticareti mevzuatına aykırı bir yönü tespit
edilmemiştir. Sınır Ticareti yapan firmalar bu
finansman metotlarını, komisyon ve diğer
finansman maliyetlerini üstlenilebildikleri
ölçüde sınır ticaretinde kullanabileceklerdir.
Sınır ticareti yapan firmaların diğer dış ticaret
firmaları
gibi
işlemler
yapabilmesini
amaçlayan
politikalar
bu
finansman
metotlarının kullanımı için uygun düzenlemeler
ve
teşvik
mekanizmalarının
önünü
açabilmektedir.
Türkiye’de 1980 sonrası
gündeme gelen ihracata dönük sanayileşme ile
ihracatın
artırılması
için
çabalar
yoğunlaşmıştır. Dış ticarette olduğu gibi sınır
ticareti kapsamında da ihracatın desteklenerek
geliştirilmesi önemli bir konudur. Fakat
bilindiği üzere sınır ticaretinde kotalar
bulunmaktadır. İhracatın artırılması için sadece
finansmanın sağlanması yeterli olamayacak,
karşı ülkenin üretimi finanse edilen bu malları
ithal etmeyi kabul etmesi gerekecektir. Sınır
illerinde işletmelerin finansmanı, öncelikle
sınır ticaretindeki kotaları doldurmalarını temin
edecek düzeyde yeterli olmalı ve bunun dışında
normal dış ticaret rejimine tabi ticari işlemlerin
de finansmanının sağlanarak sınır ticaretinin
bölgesel gelişmişlik farklarının azaltılması
hedefine katkı sağlaması gerekmektedir. Sınır
ticareti kapsamında faaliyet gösteren esnaf
veya tacirlerin, dış ticarette karşı ülke
pazarında yer bulmak için gerekli çalışmaları
profesyonel bir şekilde yapma imkanını
bulamayacağı düşünülürse, sınır ticareti
finansmanında karşı ülkedeki alıcının finanse
edilerek Türkiye’den mal ithal etmesi
özendirilebilir. Böylelikle satıcılar karşı ülke
pazarında rekabet üstünlüğü sağlamış olacaktır.
Ancak bu son uygulama karşı ülkenin sınır
ticareti ve dış ticaret mevzuatını da
ilgilendirmektedir.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
234
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Ferhat SAYIM – Halil İbrahim ZENGİN
Kaynakça
Başar, M. (2007). Finansal yönetim. Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları.
Ekinci, Y. (1997). Dış ticaret işlemleri ve ihracatçının el kitabı. Bursa: Ak-Bil
Yayıncılık.
Demir, M. (2004). Dış ticaret işlemleri ve muhasebesi. Ankara: Detay Yayıncılık.
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Genel Sekreterliği. Erişim Tarihi: 05.02.2012,
http://www.dkib.org.tr/index.php?sayfa=422&d=tr
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Web Sitesi. (2012). Erişim: 08.05.2012,
http://www.gumrukticaret.gov.tr/altsayfa/icerik/68/302/sinir-ticaretine-iliskinbilgiler.html
Gümrük
Müşaviri
Web
Sitesi.
http://www.gumrukmusavir.com/bilgiPortali/YBgenelBilgiler.asp#e1
(2012).
Gürsoy, Y. (2009). Dış ticaret işlemleri muhasebesi. Bursa: Ekin Basım.
Hanoğlu, H. (2004). Sınır ticaret merkezleri. Gümrük Dünyası Dergisi, Sayı:40.
İGEME. (2009). 100 Soruda Dış Ticaret.
Kara, M. (2005). Ekonomik etkileri açısından Türkiye’deki sınır ticaretinin
değerlendirilmesi. Dokuz Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,
Cilt:7, Sayı:3.
Karacan, S. (2010). Dış ticaret ve dış ticaret işlemleri muhasebesi. Kocaeli: Umuttepe
Yayınları.
Kaya, F. (2006). Dış ticaret işlemleri ve muhasebe uygulamaları. Ankara: Detay
Yayıncılık.
Kemer, O. B. (2009). İş dünyası için pratik dış ticaret işlemleri. Bursa: Alfa Aktüel.
Kızıl, A. & Şoğur, M. (1997). İhracat - ithalat işlemleri ve muhasebe uygulaması.
İstanbul.
Orhan, O. Z. (2000). Sınır ticaretinin Türkiye ekonomisine etkileri. İstanbul: İTO
Yayınları.
Öztürk, N. (2006). Türkiye’de sınır ticaretinin gelişimi, ekonomik etkileri, karşılaşılan
sorunlar ve çözüm önerileri. ZKÜ Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt:2, Sayı:3, 107127.
Dış Ticaret Müsteşarlığı. (2009). Sınır ticaretinin uygulanmasına ilişkin tebliğ. 27260
RG.
Sugözü, İ. H. & Atay, M. (2010). Sınır ticaretinin bölge ekonomisi üzerindeki etkileri
kapsamında Habur Sınır Kapısı. International Şırnak and Its Vicinity
Symposium, Şırnak.
Tan, M. & Altundal, F. (2008). Türkiye’de sınır ticaretinin gelişimi ve mevcut durumu.
İstanbul: İTO Yayınları.
www.ferhatsayim.net
indexed by www.akademikindex.net
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012, ss. 215-235
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012, pp. 215-235
235
Tomanbay, M. (2003). Dış ticaret rejimi ve ihracatın finansmanı. Ankara: Hatiboğlu
Basım.
Töre, N. (2000). Bankacılar için dış ticaret ve kambiyo bilgisi. Ankara: Sözkesen
Matbaacılık.
TÜİK.
Erişim
Tarihi:
30.10.2010,
http://www.tuik.gov.tr/disticaretapp/jsp/body/disticaretaciklama.jsp
TÜRK
EXIMBANK.
Erişim
Tarihi:
http://www.eximbank.gov.tr/html_files/kisaeximbankpg.htm
www.ferhatsayim.net
30.10.2010,
indexed by www.akademikindex.net
236
indexed by www.akademikarge.com
indexed by www.akademikfinans.com
Uluslararası Yönetim İktisat ve İşletme Dergisi, Cilt 8, Sayı 17, 2012
Int. Journal of Management Economics and Business, Vol. 8, No. 17, 2012
www.ferhatsayim.net